«Davalı alacaklının alacağının gerçekte mevcut olmadığının» (muvazaalı olduğunun) ileri sürülmesi halinde, alacağın esasına yönelik bir itirazın varlığının kabulü gerekeceği-
İcra mahkemesine yapılacak şikayetin sadece «alacağın sırası» ile sınırlı olmadığı, İİK’nun sıra cetveli düzenlenirken uyulmasını emrettiği hükümlere, icra dairesi tarafından uyulmamasının da şikayet yoluyla icra mahkemesine bildirilmesi gerekeceği-
«Satış bedelinin, sıra cetvelinin birinci ve ikinci sırasında yer alan alacaklılar arasında garameten paylaştırılması gerektiğinin» ileri sürülmesi halinde, itirazın sıraya yönelik olarak yapılmış sayılacağı-
Esası ve miktarı tartışmalı olmayan bir alacağa «sıra cetvelinde verilen sıranın (derecenin) ve dolayısı ile satış bedelinden ayrılan payın yanlış olduğuna» ilişkin uyuşmazlığın icra mahkemesinde çözümleneceği—
«Limitli ipoteklerde, ipotekli alacaklıya limitten fazla pay ayrılmaması gerekeceğine» dair itirazın sıraya ilişkin bir itiraz olduğu («Lehine üst sınır ipoteği kurulmuş bulunan alacaklıya sıra cetvelinde, limit dışında (fazla) pay ayrıldığına» ilişkin iddianın sıraya yönelik bir itiraz olduğu)-
Satışa ve bedeli paylaşıma konu hacizli malların mülkiyetinin kime ait olduğu konusundaki uyuşmazlığın, sıra cetveline yönelik şikayetle «istihkak kurallarına göre» icra mahkemesinde çözümleneceği—
İcra (ve iflâs) dairelerinin işlemlerine karşı yapılacak şikâyet ve itirazların, icra (ve iflâs) dairelerinin bağlı olduğu icra mahkemeleri (tetkik mercileri) tarafından inceleneceği, bu yetkinin kamu düzeni ile ilgili olduğu-
İlamın infaz edilecek kısmının «hüküm bölümü» olduğu, bu bölümün aynen infazı gerektiği, dar yetkili icra mahkemesi hakiminin, ilamın infaz edilecek kısmını (hüküm fıkrasını) yorum yoluyla belirleme yetkisine sahip olmadığı-