Yerel Mahkemece K. Takdir Komisyonu’nca takdir edilen 5.000 TL/m2 bedel ile ilk bilirkişi kurulu raporunda biçilen 280.000.000 TL/m2 bedel arasındaki önemli oransızlık göz önünde bulundurularak 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 15/11. maddesine uygun olarak ikinci bilirkişi kurulu raporunun alındığı anlaşıldığından; mahkemenin, yeni bir bilirkişi kurulu raporu alınmasının gerekmediğine dair verdiği direnme kararının yerinde olacağı-
6830 sayılı İstimlak Kanunu’nun 25. maddesi uyarınca, 27.11.1982 son ilan tarihi itibariyle taşınmaz mal sahibi davacı yönünden başlamış bir kamulaştırma işlemi bulunduğu, ilanen tebliğ tarihinden itibaren davacı tarafından 14. maddede öngörülen 30 günlük hak düşürücü sürede bedel artırım davası açılmadığı; bu itibarla kesinleşmiş kamulaştırma bedeli ve işleminin varlığı karşısında, kamulaştırma kanununa uygun işlemle dava konusu taşınmaza fiilen el koyan idare aleyhine, haksız fiil neticesinde meydana gelen zararın tazmini niteliğinde olan kamulaştırmasız el koyma hükümlerine dayanılarak taşınmaz bedelinin talep edilemeyeceği-
Kamulaştırılan taşınmazda, üretim, iletim veya dağıtım tesislerinin mülkiyetine sahip olan ilgili kamu tüzel kişisinin hak sahibi olduğu gözetilerek, taşınmazın bizatihi bu kamu tüzel kişisi adına tescil edilmesinin gerekeceği-
Taşınmaz malın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı geçirildikten sonraki değeri arasındaki farkın, irtifak bedeli olacağı, irtifak bedelinin tespiti için, üzerinde irtifak tesis edilen taşınmazın niteliğine göre 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun değer takdiri esaslarını gösteren 11. maddesi gereğince tamamının bir bütün olarak değeri tespit edildikten sonra, aynı maddenin son fıkrası uyarınca irtifak kurulması nedeniyle taşınmaz malda meydana gelecek değer düşüklüğünün gerekçeleri ve buna göre oran ve tutarının belirtilmesi; bu şekilde yapılacak inceleme sonunda belirlenen iki değer arasındaki farkın bulunması gerekeceği-
Emlak vergisine esas arsa asgari m2 değerleri itibariyle dava konusu taşınmaz ve bilirkişi raporunda somut emsal alınan taşınmazın birbirine oranı ile bilirkişilerin yaptıkları karşılaştırma oranı arasında farklılık bulunmadığı, vergi değerlerine ters düşecek bir değerlendirmenin yapılmadığı, hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, vergi beyan değerleri dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın somut emsale oranla daha az değerde olduğunun kabulü ile kamulaştırma bedelinin buna göre tespitine dair verilen direnme kararının usul ve yasaya uygun olacağı-
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 11.maddesinin, üçüncü fıkrasının, (f)bendi uyarınca, tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde ekilecek ürünler ve münavebeye alınan bu ürünlerin elde edilmesi için yapılacak harcamalar göz önünde tutularak, net gelirin hesaplanması ve bilimsel yolla değerinin bulunması, bedel tesbitinde etkisi olan tüm unsurlarda dikkate alınarak maddenin dördüncü fıkrası uyarınca her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirtilip gösterilmek suretiyle kamulaştırma karşılığının tespit edilmesi gerektiği; Bu unsurların dayanağı olan belgelerinde getirtilmesinin zorunlu olduğu-
Yerel Mahkemece, bilirkişilerin araştırmasına ve kurumlardan alınan belgelere dayanan, karşılaştırmalı olarak belirlenen kilogram satış bedelleri ile üretim giderleri esas alınarak, taşınmazın özellikleri de göz önünde bulundurulmak suretiyle değer biçen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasının doğru olduğu-
Kamulaştırmasız el atmadan arta kalan bölümün imar planında Askeri Güvenlik Sahası (ağaçlandırılacak alan) içinde bulunması nedeniyle imar uygulaması yapılması, artan kısımdan taşınmaz mal sahibi davacının yararlanması kısıtlandığına göre, değer azalışının kabul edilmesi gerektiği-
Aynı amaçla kamulaştırılan ve daha önce görülüp kesinleşen davalarda metrekaresine 800 YTL değer biçilen komşu 4090 ada, 11 ve 13 parsel numaralı taşınmazların aynı değerlendirme tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın da metrekaresinin 800 YTL olarak değerlendirilmesine güçlü delil teşkil ettiği-
Kamulaştırma Kanununun kısmi kamulaştırma esaslarını düzenleyen 12. maddesinin son fıkrasında yer alan “Bu maddenin uygulanmasından doğacak anlaşmazlıklar adli yargıda çözümlenir” açık hükmü karşısında, kısmi kamulaştırmadaki yetkinin kanunun aradığı koşullara göre gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelemesinin adli mahkemede çözümleneceği-