Kamulaştırılan taşınmaz hakkında daha önce açılmış bir davada bir değer biçildiğinden, değerlendirme günlerinin aynı olup olmadığına bakılarak ve bu değerin takdiri delil olduğu gözönünde tutularak birbirinden ayrı değer biçme nedenlerinin bilirkişi kurullarından ek raporlar alınarak tespit edilmesi ve alınan sonuca göre karara varılması gerekeceği-
Kamulaştırma Kanununun 38. maddesi uyarınca kamulaştırma işlemleri tamamlanmadan veya kamulaştırma hiç yapılmadan kamu hizmetine ayrılarak veya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmaz malın malik, zilyet veya mirasçılarının bu taşınmaz ile ilgili her türlü dava hakkının yirmi yıl geçmekle düşeceği, bu sürenin taşınmaza el koyma tarihinden başlayacağı-
Davanın kamulaştırma bedelinin artırılması talebine ilişkin olduğu, Kamulaştrma Kanunu'nda belirtilen 30 günlük dava açma süresi kamulaştırma işlemi tebligatından itibaren başlayacağı gibi İBK uyarınca taşınmazın ferağı ile de başlayacağı, harca tabi davalar harcın ödendiği tarihte ve ayrıca harca tabi olup da harcı yatırılmakla beraber dilekçenin mahkeme kalemine geç verildiğinin kalemce belgelendirilmesi halinde de buraya tevdi tarihinde, harca tabi olmayan davaların ise hakimin dava dilekçesini havale ettiği tarihte açılmış sayılacağı, davanın açılmasına esas teşkil eden harcın başvuru harcı ve 1/4 peşin karar ve ilam harcı olduğu, ancak bunlardan başvuru harcının sırf davanın açılmasıyla ilgili olarak baştan tamamı ile alınması gereken bir harç olduğu, peşin harcın sonradan ikmal edilmesinin mümkün olduğu, alınması gerekli harçlardan başvuru harcı alınmış, peşin harç alınmamışsa dava başvuru harcının alındığı tarihte açılmış sayılacağı, somut olayda, dava açılırken başvuru harcının
Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için idarenin taşınmaza fiilen el atmasının, mal sahibinin tasarrufunun engellenmesinin gerekeceği, dava konusu taşınmazın tarla niteliğinde olduğu, imar uygulamasının yapılmadığı, yapılaşma imkanı olan bir arsaya dönüşmediği, bu durumda taşınmazın sadece arazi olarak kullanılabilme imkanının olacağı, davalı idarenin taşınmaza fiilen el atmadığı, taşınmazın tapu kaydına "güvenlik bölgesi" içinde kaldığının şerh edilmesinin fiili el atma niteliğinde olmayacağı, davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin hatalı olacağı, ayrıca davacının, idarenin uygulaması nedeniyle mülkiyet hakkına sınırlamalar getirildiği, taşınmazın değerinin düştüğü gerekçesiyle uğradığı zararın giderilmesi talebini tam yargı davası olarak idari yargı yerinde ileri sürebileceği-
Aynı köy yerleşim alanı içerisinde bulunan ve değerini artıran başka bir özelliği olmayan taşınmazlar arasındaki değerlendirmelerde yeknesaklığı korumak için aynı değere hükmedilmesinin gerekeceği, esasen objektif neden oranları abartılı olan bu değerlendirmelerde ( idare buna karşı çıkma hakkı olduğu halde karşı çıkmamakla beraber ) daha yüksek bir değere ulaşılmaması gerekeceği, hiçbir özelliği bulunmayan dava konusu taşınmazda, daha yüksek orandaki objektif artırımla daha yüksek bir sonuca ulaşılmış olmasının doğru olmayacağı, Takdir Komisyonunun daha yüksek oranda objektif artırım uygulaması bilirkişi kurullarının da bu oranda uygulama yapmasını gerektirmeyeceği-
Kanun hükümlerine göre, kamu yararı kararı verilerek kamulaştırılması öngörülen taşınmaza takdir komisyonunca bedel takdir edileceği, bu bedel taşınmaz maliki adına bir bankaya bloke edildikten ve diğer usul işlemleri tamamlandıktan sonra bütün işlemleri belgeleyen evrakın malike noter aracılığı ile tebliğe çıkarılmasının gerekeceği, usulüne uygun bir tebligat yapılıp, kamulaştırmanın iptali ile ilgili idari dava açılmadıkça, 30 gün geçmekle kamulaştırmanın idari yönden kesinleşeceği ( bedel artırımı davası açılmış da olsa ) ve mülkiyetin idareye geçeceği, kamulaştırma üzerine açılan bedel artırımı davalarında hüküm altına alınan kamulaştırma bedeline hükmedilecek faizin, bir haksız eylem tazminatı değil, kamulaştırmanın kesinleşmesiyle, mülkiyeti Kamu idaresine geçen taşınmaz üzerindeki hak, bu suretle bedeli olan para alacağına dönüşmüş olmakla bu bedelin tam olarak tediyesine kadar, ödenmesi gereken temerrüt faizi olacağı-
Kamulaştırılmasından sonra beş yıl içinde kamulaştırma amacına yönelik faaliyette bulunulmamışsa tapunun iptaline ve eski malik adına tesciline karar verilmesi gerekeceği-
Kamulaştırma bedelinin artırılması davasında, önceden İdari Yargıya başvurulduğu taktirde Adli Yargıya başvuru süresinin İdari Yargı Kararının kesinleştiği tarihten, bu karara karşı temyiz ya da karar düzeltilmesi isteminde bulunulmuş ise buna ilişkin kararın tebliğinden itibaren işlemeye başlayacağı, ilgilisince karar düzeltilmesi yoluna başvurulmazsa; 15 günlük karar düzeltme istemi süresi beklenmeden ilamın tebliğ tarihinden itibaren sükutu hak süresinin işlemeye başlayacağı-
İlk mülkiyetin belediyeye ait olduğu savlanan taşınmazın, kamulaştırma öncesi mülkiyet durumu araştırılarak karar verilmesi gerekeceği-
Belediyelerce yapılıp usulünce onaylanarak yürürlüğe konulan nazım imar planı kapsamındaki taşınmazlar, kamulaştırma hukuku yönünden arsa sayılabilir ise de, bu nitelendirmede; nazım imar planının ait olduğu idari birim ( Büyükşehir, İl, İlçe, Köy ) belediye ve mücavir alan sınırları içindeki yerleşim ve nüfus yoğunluğu, ulaşım ve altyapı hizmetleri, yerleşim merkezine olan mesafe ile taşınmazın plandaki konumu ve kullanım biçimi gibi unsurların da gözönünde bulundurulabileceği-