Kamu alacağı imtiyazlı olup, alacaklısının İİK. mad. 106, 110 uyarınca, 6 aylık ve 1 yıllık sürelerde satış istemesine gerek bulunmadığı- Hakkında herhangi bir şikayette bulunulmayan alacaklının şikayet olunan olarak gösterilmesi ve tebligat çıkarılması, yargılama sonunda da hakkında hüküm kurulmamasının ve yargılama giderinin de birden fazla şikayet olunan olduğu halde hangi şikayet olunandan tahsiline karar verildiği hususuna hükümde yer verilmemesinin hatalı olduğu-
İcra ve İflas Kanunu'nda haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haczin yeni bir haciz olduğu- Buna göre aynı taşınmaz üzerine birden fazla haciz konulmasını engelleyen bir yasa hükmünün de bulunmadığı- Taşınmazın üzerinde haciz varken, alacaklının talebi üzerine yeniden haciz konulması, önceki hacizden vazgeçildiği anlamına gelmediği gibi, daha önce konulmuş haczi ve sonuçlarını da ortadan kaldırmayacağı- Bu talep daha önceki haciz ve işlemlerden feragat anlamına gelmeyeceği-
Uyuşmazlık, İİK'nun 106–110. maddeleri gereğince hacizlerin kaldırılmasına ilişkin ise de, şikayetçinin sıfatı nazara alındığında, mahkeme kararı temyizi kabil bir karar olup, esasının incelenmesi gerektiği-
Borçluların icra mahkemesine başvurusu, İİK’nun 106-110 maddeleri gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile haczin kaldırılmasına ve satış kararının iptaline ilişkin olup, borçlunun şikayeti hakkında İlk derece mahkemesince verilen kararın konu itibariyle kesin nitelikte olduğu-
Borçluların icra mahkemesine başvurusu, İİK’nun 106-110 maddeleri gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile haczin kaldırılmasına ve satış kararının iptaline ilişkin olup, borçlunun şikayeti hakkında İlk derece mahkemesince verilen karar konu itibariyle kesin nitelikte olduğundan, İİK’nun 365/3. maddesi gereğince istinaf isteminin reddi kararının doğru olduğu-
Borçlunun 3. kişi nezdindeki alacakları İİK'nun 106/2.maddesi uyarınca menkul hükmünde olup, haczi halinde borçlu ancak haczedilmezlik nedeniyle haczin kaldırılmasını talep edebileceği, haczedilen alacağın 3. kişiye ait olduğu hususunun ise İİK.nun 96 vd. maddelerine dayalı istihkak iddiası niteliğinde olup ancak 3. kişi tarafından ileri sürülebileceği-
Alacaklının yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yaptığı satış talebinin icra müdürünce reddine ilişkin kararın şikayet yolu ile ortadan kaldırılmaması halinde, haczin düşmeyeceği (İBK 16.02.2018 T. 4/1)-
İİK. mad. 363 uyarınca tefhimden itibaren temyiz süresinin başlaması için hükmün HMK. mad. 298/3 ve 294/3 uyarınca yazılıp, tefhimi gerektiği- Alacaklının yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yaptığı satış talebinin icra müdürünce reddine ilişkin kararın şikayet yolu ile ortadan kaldırılmaması halinde, haczin düşmeyeceği (İBK 16.02.2018 T. 4/1)-  Aynı sıra cetveline yönelik farklı şikayetler hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmasının, kararların infazında da şüphe ve tereddütlere neden olarak uyuşmazlıkların uzun süre devam etmesi ihtimali doğurabileceği-
İflasın ertelenmesi süresi içinde satış isteme sürelerinin işlemeyeceği-
6762 sayılı TTK.'nun 726. maddesini değiştiren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde zamanaşımı süresinin 6 ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise 3 yıl olduğu-