Davalı kadının boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu bulunduğunun ve boşanmakla yoksulluğa düşeceğinin gerçekleşmiş olması karşısında Türk Medeni Kanununun 175. maddesi gereğince uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmemesinin doğru olmadığı-
Boşanma davası içinde vaki ve boşanmanın fer’i niteliğinde olan Türk Medeni Kanununun 175. maddesinde belirtilen yoksulluk nafakası ve aynı Kanunun 174. maddesinde yazılı maddi ve manevi tazminat isteklerinin harca tabi olmayacağı-
Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde kendisi için nafaka ve tazminat istemediğini beyan etmiş olup; söz konusu feragat beyanından sonra davacı- davalı kadın vekili bu kez 24.09.2010 tarihli dilekçesinde tedbir ve yoksulluk nafakası talebinde bulunduğundan davacı-davalı eş yararına istek tarihi olan 24.09.2010 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekeceği-
Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği; nafaka yükümlüsünün kusuru aranmayacağı-
Davacının yoksulluk nafakası talebi olmadığı halde, yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Davalı kadının, süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde "… TL nafaka ödenmesini" talep ettiği, davalının bu talebinin yoksulluk nafakası talebini de içerdiği-
Davalı-davacı kadına bir kusur yüklenemeyeceği ve bu nedenle yoksulluk nafakası talep etmesine yasal bir engel bulunmadığı halde; bu talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin de usul ve yasaya aykırı olduğu-
Hizmet döküm cetvelinde sicil numarası gösterilen iş yerinin, Sosyal Güvenlik Kurumundan sorularak tespiti, davacının çalışıp çalışmadığının ve gelirinin bulunup bulunmadığının araştırılması işinden ayrılmış ise, işverence iş aktine son verilerek mi, yoksa kendi isteğiyle mi ayrıldığının saptanması, gerektiğinde bu konuda "hakimin davayı aydınlatma ödevi (HMK md. 31)" çerçevesinde davacıdan açıklama istenilmesi ve gerçekleşecek sonucuna göre yoksulluk nafakasıyla ilgili hüküm tesisi gerekeceği-
Davalı-davacı kadının, emekli olup, emekli maaşı aldığı, adına kayıtlı bir adet daire ile otomobilinin bulunduğu, kuru mülkiyeti kızının üstünde olan meskende intifa hakkına sahip olduğu, gerçekleşen bu duruma göre davalı-davacı kadının boşanma ile yoksulluğa düşeceğinden söz edilemeyeceği-