Dava konusu haciz, dayanak çek adresinde veya borçluya ödeme emri tebliğ edilen adreste yapılmamış, haciz sırasında borçlu hazır olmadığı gibi borçlu adına evrak da bulunmamış olduğundan, mülkiyet karinesinin davacı 3. kişi lehine olduğu- Davalı alacaklı dava konusu malların alacaklı tarafından borçluya satıldığını ve haciz adresine teslim edilen mallar olduğunu iddia etmiş, davacı 3. kişi de bu malların bedelinin borçlu ile imzalanan sözleşme ile borçlunun borcuna karşılık alındığını ileri sürmüş olup ceza mahkemesine ibraz edilip bulunmayan ticari defterlerin bulunmadığı, davacı 3.kişinin iradesi dışında incelenemediği anlaşıldığından, davalı alacaklının karinenin aksini ispatlayamadığı ve davacı 3. kişi ile borçlu arasında danışıklı işlem yapıldığı iddiasını ispat edebilecek yeterli delil dosyaya sunamadığı anlaşıldığından, üçüncü kişinin karar düzeltme isteğinin kabulü gerektiği-
Davalı alacaklı vekilinin temyiz masraflarına ilişkin muhtıranın gereğini yerine getirmediği görüldüğünden temyiz başvurusunun yapılmamış sayılması gerektiği- İstihkak davalarında davanın esasına yönelik karar verildiği hallerde karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hacizli malların değeri ile alacak miktarından hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Dava konusu haciz, dayanak senet adresinde yapılmış olup haciz adresinin borçlu şirketin ticaret sicil adresi olduğu, borçlunun haciz mahallinden taşındığına dair ödeme emrinin tebligat parçasındaki ‘isim ve imzadan imtina edilerek taşınmıştır’ şeklindeki beyanı destekler nitelikte dosya içerisinde bilgi ve belge olmadığı, davacı 3.kişinin haciz mahallinde 17.7.2017 tarihinde faaliyete başladığını iddia etmesine rağmen, 13.12.2017 tarihli haciz sırasında borçlu şirkete ait antetli not kağıdı ve duvarda .. yazılı saat bulunmuş, ayrıca haciz sırasında sunulan kira sözleşmesinin arka kısmında borçlu şirketin unvan, mail ve telefon bilgilerinin yazılı olduğu görülmüş, borçlu ve 3.kişi şirketin faaliyet alanlarının imal ve üretim üzerine olduğu anlaşılmış olduğundan, borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olan mülkiyet karinenin aksini inandırıcı ve güçlü delillerle ispatlayamayan davacı 3. kişinin istihkak iddiasına dayalı açtığı davanın reddi gerektiği-
İstihkak davasının devamı sırasında, mahcuzların ihale ile satılarak paraya çevrilmesi halinde istihkak davasının satış bedeline dönüşeceği- Aynı bedel ile ile ilgili olarak birleşen dosyada satış bedelinin iadesi ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği-
Üçüncü kişinin istihkak iddiasına ilişkin davada, davacı üçüncü kişi ve borçlu şirketin defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak borçlu ile üçüncü kişi şirket arasında taşeronluk ilişkisi bulunup bulunmadığı, var ise taraflar arasındaki taşeronluk sözleşme hükümleri kapsamında malzeme ve hak edişlere ilişkin düzenlemeler, ve varsa şantiyeye ilişkin düzenlenen iş yeri teslim tutanakları ve hak ediş raporlarının getirtilmesi, borçlu ile üçüncü kişi arasında yapıldığı ileri sürülen sözleşme kapsamında menkullerin borçlu tarafından temin edilip edilmediğinin belirlenmesi, öte yandan davacı üçüncü işinin delil olarak sunduğu şantiye sahasındaki yüklenicilere ait malzemelerin tespiti ve satın alınması ile ilgili adi yazılı tutanak dikkate alınarak hacze konu mahcuzların davacı üçüncü kişi şirket tarafından satın alınıp alınmadığı ve ödemesinin yapılıp yapılmadığının belirlenmesi; ayrıca davaya konu mahcuzun kullanıldığı inşaat sahasının ne kadarının tamamlandığı, borçlu şirketin inşaat alanında faaliyetine devam edip etmediği, ayrıca üçüncü kişi tarafından dava konusu malzemeye ilişkin olduğu iddia edilen fatura bedellerinin deftere kayıtlı olup olmadığı ve bedellerinin ödenip ödemediğinin tespiti, borçlu ile üçüncü kişi arasındaki taşeronluk sözleşmesinin ve sözleşmenin sona ermesine ilişkin devir bedeli ödemesi veya tasfiye hak ediş raporu bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise faturaları getirilerek temin ve hak ediş tarihlerinin ayrı ayrı denetlenmesi, hak edişlerin inşaat kapsamındaki puantaj yüzdesi, teslim, geçici kabul ve hak ediş durumları her bir mahcuz için tespit edilmesi, hak edişlerin mahcuzlar ile uyumlu olup olmadığı hususunun da netleştirilmesi için yerinde inceleme ile aralarında inşaatçı bilirkişi ile maliye/muhasebeci bilirkişinin olduğu uzman bilirkişi kurulu raporu düzenlettirilmesi, bilirkişi raporu hazırlanırken ticari defterlerin açılış/kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı, usulüne uygun tutulup tutulmadığı hususlarının da nazara alınması gerektiği-
Üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkin davada, mahkemece, davacı üçüncü kişi ile borçlu şirketin ticari defterleri getirtilerek ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olup olmadığı hususu da dikkate alınmak sureti ile borçlu tarafından üçüncü kişiye depolama hizmeti verildiğinin iddia edildiğine göre borçlu ile 3. kişi arasında depolama faturaları düzenlenip düzenlenmediği ve varsa depolama bedellerinin ödenip ödenmediğinin belirlenmesi, davacı vekilinin dava dilekçesinde delil olarak ileri sürdüğü tahsilat makbuzları, tartı ve mal giriş fişleri esas alınmak sureti ile inceleme yaptırılarak, haczedilen menkullerin davacının dayandığı belgelerde belirtilen menkuller olup olmadığının belirlenmesi, ayrıca davacı 3.kişi menkulleri dava dışı bir kişiden sözleşmeye istinaden satın aldığını beyan ederek buna ilişkin hacze konu menkullerin bulunduğu kasaların üzerinde bu kişinin isminin yazılı olduğunu iddia ettiğine göre davacının iddialarının davacının sunduğu belgeler, resimler nazara alınarak doğruluğunun belirlenmesi, öte yandan borçlu ile üçüncü kişi arasında devam eden cari ilişki olup olmadığı hususlarının duraksamaya ver vermeyecek şekilde tespit edilmesi için bilirkişi raporu alınması gerektiği-
İstihkaka davasına ilişkin temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmayacağı- Ödeme emri borçluya haciz adresinde tebliğ edilmişse de; borçlu ve üçüncü kişi arasında 10 yıl süreli noterde düzenleme şeklinde kira sözleşmelerinin bulunduğu, taşınmaz maliki üçüncü kişi tarafından tahliye davası açılarak borçlunun tahliyeye edildiği, tahliye tutanağında tahliye işlemlerinin borçlu tarafından yapıldığı, taşınmaz içerisinde eşya bulunmadığının belirtildiği, haciz mahallinde borçluya ait evrak bulunmadığı gibi haciz sırasında borçlu hazır olmamış olduğundan, yer alan kolluk araştırmasında, mülk sahibi üçüncü kişi ile kiracı olan borçlu arasında çıkan anlaşmazlık sonucu borçlunun akaryakıt istasyonundan ayrıldığı, üçüncü işi tarafından istasyonun işletildiği, işletme ruhsatı alındığı anlaşıldığından, mülkiyet karinesi davacı üçüncü kişi lehine olup, davanın üçüncü kişi tarafından açılmasının da ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmayacağı-
İcra Müdürlüğü’nün İİK'nın 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine icra mahkemesinin ancak  "takibin devamına" veya "talikine" karar verebileceği, icra mahkemesinin "İİK. 97 yerine 99. maddenin uygulanıp uygulanmayacağını" takibin taraflarının ya da 3. kişinin şikayeti üzerini değerlendirebileceği-
Üçüncü kişiye takibin taliki kararının tebliğinden itibaren 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde istihkak davası açılmaması halinde istihkak iddiasından vazgeçilmiş olacağı- Alacaklının talebi üzerine icra müdürlüğünce takibe devam edilerek mahcuzlar hakkında satış işlemlerinin yapılmasına karar verilmesi gerektiği, üçüncü kişi istihkak iddiasından vazgeçmiş sayıldığından icra müdürlüğünce alacaklıya İİK’nun 99. maddesi uyarınca da istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu-
Alacaklı tarafından yasal süresi içerisinde süre tutum dilekçesi verildiği gözetilerek kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere istinaf isteminin incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-