Davacı şirketin ticari siciline kayıtlı adresinde haciz işlemi yapılmış olması nedeniyle haciz işleminden haciz tarihi itibariyle haberdar olduğunun kabul edilemeyeceği- Hacizde üçüncü kişinin çalışanı hazır bulunmuş olup anılan şahıs üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı- Davacının haczi daha önce öğrendiğine ilişkin herhangi bir belge de dosyaya yansımadığından, istihkak iddiasını daha önce ileri sürme olanağı bulamayan 3. kişi tarafından hacizli mal hakkında, doğrudan istihkak davası açılmış olduğundan davanın süresinde açıldığının kabulü gerektiği-
Haciz sırasında borçlu hazır olmadığı gibi borçlu adına evrak da bulunmadığı, davacı 3. kişi şirketin borcun doğumundan çok önce kurulduğu, borçlu ile 3. kişi şirket ortakları arasında bağ bulunmadığı, davacının, dava konusu makineyi haciz adresinde yapılan ihale ile satın aldığını iddia etmiş olup dosya kapsamında yer alan bilgi, belge ve bilirkişi raporuna göre, taşınır açık artırma ilanında satışı duyurulan taşınır listesinin 17. sınasındaki makinanın davacı 3. kişi tarafından satın alındığı, davacı 3. kişinin malları teslim alamadığı, malların depo edilebileceği yer bulunana kadar malların bulunduğu yerde hazır olan şahıslardan birine yediemin olarak teslim edilmesini talep ettiğinden menkulün haciz mahallinde bulunduğunun anlaşıldığı, dava konusu mahcuzun özellikleri ile açık arttırmaya konu menkulün ayırtedici özelliklerinin uyumlu olduğunun belirlendiği, ayrıca ticaret sicil kayıtlarına göre davacı 3. kişi ile borçlu ve davadışı şirketler arasında organik bağ bulunmadığı anlaşıldığından, alacaklının borçlu ve 3. kişi arasında danışıklı işlemler yapıldığına ilişkin iddiasını ispata yeterli olmadığı-
Dava konusu haciz, ödeme emri tebliğ edilen ve takip dayanağı bonoda yazılı olan adresten farklı olarak davalı üçüncü kişinin adrsinde yapılmış olduğu-Borçlu şirket yetkilisi haciz esnasında telefonla aranması üzerine haciz mahalline gelmiş olup, haczin başladığı esnada haciz mahallinde hazır bulunmadığı-Haciz mahallinde borçluya ait evrak da bulunmadığından, mülkiyet karinesi davacı 3. kişi lehine olup, karinenin aksinin alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerektiği-3. kişinin istihkak davasında davacı olması ispat külfetinin yer değiştirmesine neden olmayacağı-
Üçüncü kişinin istihkak iddiasına ilişkin davada, mahkemece, davacı 3.kişi ve borçlunun ticari defter ve kayıtları getirtilmek suretiyle üçüncü kişinin sunduğu ve makinenin yapımında kullanıldığı iddia edilen ara malzemelere ilişkin faturaların davacının ticari defterlerine işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması, borçlu ile 3.kişi arasında süregelen bir ticari ilişki olup olmadığının irdelenmesi, sevk ve teslime dair sunulan irsaliyelerin defterlerde yer alıp almadığı, davacı 3.kişinin makinenin üretimine dair sunduğu belgelerin ticari defterlere işlenip işlenmediğinin ve hacze konu mahcuzun tarafların demirbaş kayıtlarında yer alıp almadığının saptanması için mali müşavir bilirkişi raporu alınması, bundan sonra dosyadaki diğer bilgi ve belgeler de dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Üçüncü kişinin açtığı istihkak iddiasına ilişkin davada, borçlu şirkete ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste haciz yapıldıktan sonra alacaklının talebi ile haciz yapılan yerin yanındaki işyerine geçilerek dava konusu haciz işlemi yapılmış ve mahalde borçlu şirket ortaklarından biri adına belge bulunmuş ve dosya kapsamında yer alan kira sözleşmelerine göre haciz yapılan yerin borçlu şirket tarafından alt kira sözleşmesi ile 3. kişi şirkete kiralandığı, 3.kişi şirketin kurucu ortaklarının borçlu şirketin ortağının eşi olduğu, borcun doğumundan sonra diğer hissedarın hissesini borçlu şirkete devrettiği, borçlu şirketin de hisselerini borçlu şirket ortağının kayınbabasına devrettiği ve bu haliyle üçüncü kişi ile borçlu arasında danışıklı işlemler yapıldığı-
Talimat icra dairesinin haczin İİK'nun 97 veya 99.maddesine göre yapılmış sayılmasını belirleme yetkisi bulunmadığı- İİK 99'de değinilen şartları içerir ve hukuki sonuç doğurmaya elverişli ve davalı alacaklıya tebliğ edilmiş bir karar olmadığı, İİK 99. maddesine uygun prosedürün tamamlanmadığı görüldüğünden, bu srüeçte, davacı 3. kişinin istihkak davası açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerektiği-
Üçüncü kişinin açtığı istihkak iddiasına ilişkin davada, istihkak iddiasına konu haciz, üçüncü kişinin ticaret sicil adresinde yapılmakla birlikte, üçüncü kişinin vergi dairesi kayıtlarına göre 26.01.2015 tarihinde ticari faaliyetine başladığı ve 31.03.2015 tarihinde ticari faaliyetine son verdiği, SGK kayıtlarına göre 22.09.2005 tarihi itibari ile borçlunun yanında çalışmaya başladığı ve işine 07.02.2015 tarihinde son verildiği, borçludan satın aldığını iddia ettiği mahcuzlara ilişkin faturanın 27.01.2015 tarihli ve tutarının 125.326,30 TL olduğu, mahcuzların bedelinin ödendiğine ilişkin sunduğu dekontların ise 20.01.2015 tarihli ve toplam tutarın 30.800 TL olduğu, yapılan ödemenin fatura bedeli ile kıyaslandığında çok düşük kaldığı, ayrıca ödemenin yapıldığı tarih itibari ile SGK kayıtlarına göre hala borçlunun işçisi olarak göründüğü, ödemenin ticari defterlerden de anlaşılamadığı, dolayısıyla borçlu ile 3. kişi arasında danışıklı işlemler yapıldığı-
Adli yardım talebinin reddi halinde davaya devam olunabilmesi harcın tamamlanması yoluna gidileceği-
Üçüncü kişinin istihkak iddiasına ilişkin açtığı davada, hacze konu mahcuzların davacının delil olarak dayandığı faturalarla net olarak uyumlu olduğunu söylenemediği, ayırt edici özelliği bulunmayan faturaların istihkak davalarında güçlü delil teşkil etmeyeceği, davacı 3.kişi şirketin tek ortağının borçlunun babası olduğu, ayrıca borçlunun faaliyet alanı farklı olmasına ve davacı tarafından dava konusu mahcuzların borçluya emaneten bırakıldığı iddia edilmesine rağmen alacaklının delil olarak dayandığı internet çıktılarında borçlunun paylaşımlarının bulunduğu, yine yemek üretime ilişkin pizza fırını vd ürünlerin internet üzerinden satışına dair ilanlar verdiği anlaşılmakla borçlu ile 3.kişi arasında danışıklı işlemler yapıldığı-
İstihkak davasından verilen kararın temyiz incelemesinin duruşmalı yapılamayacağı- Davanın açıldığı tarih itibari ile davacı şirketin iflas halinde olmaması, ticaret sicil kayıtlarına göre davacı şirket yetkilileri tarafından verilen vekaletnameye istinaden eldeki davanın açılmış olması, yargılama aşamasında davacı şirketin iflasına karar verilmesi ile iflas idare yetkilerinin verdiği vekaletnameye istinaden yargılamaya katılan vekil tarafından süresi için kararın istinaf edilmesi gözönüne alınarak, işin esası incelenmesi gerektiği-