İİK. 58/3 v e 41 uyarınca; ilamda hükmedilen yabancı para alacağının Türk parası karşılığının, hem ‘takip talebi’ hem de ‘icra emri’nde gösterilmesinin zorunlu olduğu–
Bütçe Kanunlarında yer alan faiz oranlarının Genel Bütçeye dahil dairelerle Katma Bütçeli İdarelerin ilama bağlı borçları hakkında uygulanacağı -2003, 2004 ve 2005 yılı Bütçe Kanunlarının Anayasa Mahkemesince iptal edildiği anımsanıp, iptal kararlarının yürürlüğe giriş tarihleri göz önünde bulundurularak- takip konusu ilamlardaki alacaklara uygulanacak faiz oranlarının belirlenmesi gerekeceği–
‘Taşınmazın aynına ilişkin olmayan’ (taşınmaz üzerindeki kişisel haklara yönelik) ilamların icra takibine konu olabilmesi için, kesinleşmelerine gerek bulunmadığı–
Takip konusu ilamdaki ‘yasal faiz’ hakkında Bakanlar Kurulu tarafından öngörülen faiz oranlarının uygulanacağı–
MK’nun 186 ve 197/2. maddeleri uyarınca hükmedilen nafakanın boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesi ile sona ermeyip devam edeceği–
Üçüncü kişinin satılan taşınmazda kiracı olarak bulunduğunu “hacizden önce tapuya şerh verilmiş bir kira sözleşmesi ile ispat etmesi halinde” icra mahkemesince tahliye emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı ‘ilam’da hükmedilen alacağın (tedbir nafakasının, inkar tazminatının, maddi/manevi tazminatın, birikmiş nafaka farklarının vs.) ya da ‘ara kararı’ ile hükmedilen birikmiş nafaka alacağının faizinin ne zaman başlayacağının belirtilmemiş olması –yani; ‘faizin başlangıcı’ hakkında ilamda bir hüküm bulunmaması halinde, karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği; ancak hükmün infazı için kesinleşme gereken hallerde faizin, ilamın kesinleşme tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı–
Bütçe Kanunlarında yer alan –ilama bağlı borçlar hakkındaki- faiz oranlarının –Beledeyie, TC. Ziraat Bankası, SSK, Toplu Konut İdaresi, İSKİ, Vakıflar Genel Müdürlüğü, TEDAŞ gibi- Genel Bütçeye dair olmayan ve Katma Bütçeli İdare konumunda bulunmayan kuruluşlar hakkında uygulanmayacağı–
Takip konusu ilamda taşınmazın aynına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmaması (taraflar arasında mülkiyete yönelik bir uyuşmazlık bulunmaması) halinde (davalının elatmasının önlenmesine ve ecrimisil ve kal’e, suya yönelik elatmanın önlenmesine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata ve taşınmazın yol olarak terkinine, kamulaştırma nedeniyle tapu kaydının iptaline, fuzuli işgal nedenine dayalı el atmanın önlenmesine ve ecrimisile, bina girişinde izinsiz ve kaçak olarak projeye aykırı şekilde yapılmış olan tadilatın kal’ine, kiralanmış taşınmazın tahliyesine, taşınmaz üzerinde bulunan muhtesata, ipotek bedelinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına dair) verilen kararların, taşınmazın aynına ilişkin sayılamayacağı ve bu nedenle kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği–