1983 yılından sonraki el koymaya ilişkin kamulaştırmasız elatma bedellerine ilişkin dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması söz konusu olmayıp nispi olarak belirlenmesi gerekeceği-
Hüküm maddi tazminat yönünden bozulduğundan, maddi tazminat dışındaki alacak kalemleri yönünden takibin devam etmesi gerektiğine karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davalarının, kabul ve red tefriki yapılmaksızın, kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği, ilamın esasına ilişkin hüküm kısmı kesinleşmeden vekalet ücretine ilişkin kısmının da icra takibine konu edilemeyeceği-
İİK. mad. 283/2 gereğince bedele dönüşmüş olan tasarrufun iptali davası sonunda verilen ilamın aynı icra takip dosyası üzerinden infazının istenmesi mümkün olduğu ve bu durumda, ilam doğrultusunda üçüncü kişiye icra emri tebliğ edilmesi gerektiği, üçüncü kişiye icra emri tebliğ edilmeden malvarlığına doğrudan haciz konulamayacağı-
4077 s. Tüketici Kanunu mad. 22'de atıf yapılan parasal sınırın -01.01.2013 tarihi itibariyle- 1.191,52 TL olarak belirlendiği; Tüketici Hakem Heyetinin kararına konu olan miktarın 1.575,00 TL olduğu dikkate alındığında, ancak tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebileceği ve ilamlı takip yapılamayacağı-
İlamda, taşınmazdaki hissesini satan davalının, kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında alacaklıya ait olan dairede oturması nedeniyle, müdahelenin meni davası kabul edildiğinden, ilamda belirtilen yeri işgal eden kişinin, ilama göre tahliyesinin mümkün olduğu-
Doğalgaz boru hatlarının yer aldığı kamulaştırma sahasına borçlunun müdahale etmesi nedeniyle müdahalenin men-i, hafriyatin kal-i ve eski hale getirilmesi istemlerine ilişkin ilamın yargılamasında davalı tarafın kendi lehine mülkiyet iddiası bulunmadığı, taşınmazın aynının ihtilaflı olmadığı, bu nedenle ilamın icrası için kesinleşme şartının bulunmadığının kabulü gerekeceği-
İcra Mahkemesi'nce yaptırılan hesaplama sonucunda, dosya borcunun ne kadar olduğunun belirlendiğinin görüldüğü, borçluya gönderilen icra emrinde ve hesap miktarında fazlalık olduğu belirlendiğinden, rapora göre dosya borcunun belirtilmesi ve bu yönde hüküm kurulması gerekeceği-
Mahkemece, faize itirazlar doğrultusunda tarafların bildirdiği bankaların faiz oranları değerlendirilerek, bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve borçlunun fazla ödemede bulunduğu tespit edilmişse de, bu bilirkişi raporunda %13,50 oranında hesaplanan 1 yıllık faizin miktarına ilişkin alacaklı vekili itirazının gerektiğinde ek rapor alınmak suretiyle karşılanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Alacağın istenebilir olup olmadığının, ilamsız takibe ilişkin prosedürün işletilmesi halinde, itirazın kaldırılması ve itirazın iptali koşullarında tartışılması gerekeceği-