Davacı avukatın duruşmaya katılmayıp özen yükümlüğüne aykırı hareket ettiği söz konusu duruşma tarihine kadar hizmet vermiş olduğu gözetildiğinde, hukuki danışmanlık sözleşmesinde belirtilen ücret şartına göre ücret takdirine gidilmesi, davalı tarafından yapılan ödemelerin, sözleşmeye göre belirlenen aylık ücret doğrultusunda tespit edilecek toplam ücretten mahsup edilmesi, varsa bakiyesine hükmedilmesi gerekirken, mahkemece azlin haklı olduğu ve bilirkişi raporuyla yapılan ödemeler gözetilerek "hukuki danışmanlık sözleşmesinden kaynaklı avukatlık ücret alacağının tahsiline yönelik başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Avukatın haklı olarak vekillikten istifa etmesi halinde de, işe devam etme olanağı mevcut olmadığından, avukatın, haklı istifa tarihi itibariyle muaccel olan vekalet ücreti alacağının ödetilmesini talep edebileceği- Dava konusu alacağın, vekilin haberi olmadan üçüncü kişiye temlik edilmesi nedeniyle, davacı yanın vekalet görevi de temlik tarihi itibariyle fiilen sona ermiş bulunduğundan, vekilin artık işe devam etme olanağının bulunmadığı ve davacı vekilin istifasının haklı olduğu- Davacı vekil, icra dosyasında herhangi bir vekillik hizmetinde bulunmaması nedeniyle, icra dosyasına ilişkin olarak talep ettiği ve davaya konu ettiği icra dosyası akdi vekalet ücretine ve icra dosyası karşı yan vekalet ücretine hak kazanamasa da; itirazın iptali dosyasında hükmedilen karşı yan vekalet ücreti ile bu dosyadan doğacak dava değeri üzerinden Avukatlık Kanunun 164. maddesi çerçevesinde belirlenecek sözleşmesel vekalet ücretini talep edebileceği-
Davacı avukat, "davalı bankanın vekili olarak takip ettiği dosyalara ilişkin dosyaların iadesi istenerek el çektirilmesi nedeni ile vekillik görevinden istifa ettiğini" ileri sürerek, vekalet ücretine konu alacağın tahsilini talep etmiş ve mahkemece haklı istifa olmadığından davanın reddine karar verilmişse de, davalı tarafından davacıya gönderilen yazılarda herhangi bir açıklamaya yer verilmeden dosyalar istenmiş ve davacının dosyalardaki vekalet ücreti alacağının tahsili engellenmiş olduğundan, davacının istifa tarihi itibariyle vekalet ücreti alacağının taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine göre tespiti için bilirkişiden rapor alınıp, davacıya yapılan ödemelerle karşılaştırılmak suretiyle hüküm kurulması gerektiği-
Haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebileceği- Azil tarihi itibariyle avukat ile müvekkili arasındaki yazılı sözleşme kapsamındaki işlerden hangilerinin sonuçlanıp sonuçlanmadığının -gerekirse bu hususta konusunda uzman bir bilirkişiden de rapor alınarak- tespitiyle karar verilmesi gerektiği-
Davacı avukat ile müvekkili davalı arasındaki vekalet ilişkisinin, davalı tarafından haklı ya da haksız feshedildiği tespit edilmeden davalının vekalet ücreti ödemekle yükümlü olup olmadığına karar verilemeyeceği-
"Müvekkilinin alacağının işçi alacağı olduğunu" İİK. mad. 89/1 uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesinde belirtmemiş olan davacı avukatın bu ihmali sebebiyle İİK. mad. 140 ve 206'daki ayrıcalıktan yararlanamayan ve "işçi alacağı", diğer alacaklar statüsünde kabul edilen davalının, davacı avukatı azletmesinin haklı kabul edileceği- Haklı azil halinde, ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebileceği-
Avukatın azli halinde ücretin tamamı verileceği, şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmeyeceği- Azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkilin avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü olmadığı- İcra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının icra hakimliğine başvurmadan alacağının mahkemede dava ederek haklı çıkması gerektiği- Alacağın likit ve belli olması da gerektiği-
Davacı avukatın, aleyhine icra takibi yaptığı şirket ve bağlı kuruluşunun vekili olarak duruşmalara katıldığından, "aynı işte menfaati zıt bir tarafa avukatlık etmeyi ve mütalaa verilmesini" işin reddi sebebi olarak düzenleyen Av. K. mad. 38'e ayıkrı hareketiyle, müvekkilin güvenini sarsmış ve özen yükümlülüğüne aykırı davranmış olacağı ve buna dayanılarak yapılan azil haklı olacağından, avukatlık icra takibine konu itirazın iptali davasının reddi gerekeceği-
Masrafları kendisinin yaptığını iddia eden davacı avukatın bunu kanıtlaması gerektiği; aksi takdirde bu masrafların davalıdan peşin olarak alınmış olduğunun kabul edileceği- icra dosyasında yasal süreler içerisinde satış istenmemesinden dolayı menkul ve gayrimenkul hacizlerinin düştüğü, düşen hacizlerin yenilendiği ancak yine satış istenmediği, takiplerin düştüğü, sonra yenilendiği, ancak herhangi bir tahsilatın yapılmamış olduğu, davalı tarafından davacı avukatın vekalet görevinin gereklerini tam ve sağlıklı olarak yerine getirmediği anlaşıldığından, avukatın haklı olarak azledildiğinin kabul edileceği- Haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebileceğinden, mahkemece, azil tarihi itibariyle davaya konu yapılan icra dosyalarından sonuçlanıp, kesinleşen bulunmadığından haklı azilden dolayı davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiği-
Azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde, müvekkilin avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü olmadığı, avukatın bu durumda ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebileceği; haksız azil halinde ise avukatın, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahip olduğu- Davacı avukat ile davalıya velayeten babası tarafından ortaklığın giderilmesi davası ile ilgili olarak düzenlenen avukatlık ücret sözleşmesinin bağlayıcı olduğu ve bu kişiler arasında geçerli olduğu; buna göre azilden önce sonuçlanan ortaklığın giderilmesi davası ile ilgili olarak davalı yönünden taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre davacının sadece akdi vekalet ücreti talep ettiği de dikkate alınarak gerekirse bilirkişi marifetiyle hesaplanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken sadece maktu vekalet ücretine verilmesine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
