Davacı, davalının vekili olarak takip ettiği ve haksız fesih nedeniyle vekalet ücretini alamadığı, Davalı yan sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini ispatlayamadığı, haksız olarak azledilen avukat, takip ettiği her dava için avukatlık ücretinin tamamına hak kazanacağı, hasım taraftan henüz vekâlet ücreti alacağını tahsil etmemiş veya edememiş olan müvekkilden avukat bu alacağını isteyemeceği, M.K.’nun 2. maddesi uyarınca hakkın kötüye kullanılmasına ve dürüstlük kurallarının ihlaline izin verilmemeli, gerektiğinde müvekkilin dava veya takip sonucunda belirlenen bu ücret alacağını tahsil etmiş kabul edilmesi gerektiği, aksi halde bu nitelikteki ücret alacağına ilişkin istemi henüz muaccel olmadığından reddedilmesi gerektiği-
Davacı haksız olarak azledildiğini ileri sürerek vekalet ücreti alacaklarının ödenmesini talep ettiği, davacı avukatın azlinin haklı olduğu anlaşıldığına göre, Avukatlık Kanununun 174. maddesi gereğince ücret isteyemediği, azilden önce kesinleşen dosyalar için davacı avukatın ücrete hak kazandığı, mahkemece azil tarihi itibariyle davacı avukatın azline sebep olmayan dosyalar yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının hakkettiği ücrete hükmedilmesi gerektiği-
Vekalet ücreti-alacak davasında, taraflar arasında düzenlenen 25.2.2005 tarihli vekalet ücret sözleşmelerinde tarife gereğince hesaplanacak ücretin davacı avukata ait olacağı diğer bir maddede "her halükarda tarife gereğince hükmedilecek ücret vekile aittir. 1/B maddesinde yazılı ücret müvekkil şirketin takipten kısmen veya tamamen feragat etmesi, vekili azletmesi ve sair nedenlerde de kayıtsız şartsız olarak vekile ödenecektir." düzenlemesi bulunduğundan üstlenilen takiplerdeki tahsil şartı aranmaksızın sözleşmenin 1/B maddesinde düzenlenen %10 oranındaki ek vekalet ücretinin de bilirkişi vasıtası ile hesaplanarak sözleşme ve yasa gereğince tarife üzerinden bulunacak vekalet ücreti ile birlikte davacının alacağı belirlendikten sonra hasıl olacak sonuca göre taleple bağlı kalmak kaydıyla bir karar verilmesi gerektiği-
Davalı vekilinin, esasa cevap süresinin geçmesinden sonra verdiği dilekçelerinde, cevap dilekçesinde yer almayan başka azil sebepleri bildirmesinin, savunmanın genişletilmesi niteliğinde olacağı, bir davada, davalı tarafın cevap dilekçesinde bildirdiği savunmayı sonradan genişletmesi üzerine; davacı taraf buna hemen itiraz etmediği, savunmanın genişletilmesine muvafakati bulunmadığını hemen bildirmediği ve genişletilen savunmaya yönelik cevapları verdiği takdirde savunmanın genişletilmesine zımnen muvafakat etmiş sayılacağı, davacı tarafın, savunmanın genişletilmesine muvafakat etmediğine dair beyanını bildirmesinin (bu yönde itirazda bulunması), genişletmenin gerçekleştiği aşamaya göre, daima belirli bir zaman dilimine tabi olacağı, savunmanın bir dilekçeyle genişletildiği hallerde, davacı tarafın, buna muvafakati olmadığını en geç, dilekçenin kendisine tebliğini izleyen oturumda bildirmek zorunda olacağı-
Haksız olarak azledilen avukatın, takip ettiği her dava ve takip için avukatlık ücretinin tamamına hak kazanacağı- Avukatın bu ücret alacağı kapsamında, müvekkil ile arasında yapılan ücret sözleşmesi gereğince hesaplanan "vekâlet ücreti" ile "karşı yana yüklenen vekâlet ücretleri"nin de dâhil olduğu- Henüz vekalet ücreti alacağını tahsil etmemiş veya edememiş olan müvekkilden avukat bu alacağını isteyemez ise de, hakimin, Avukatlık Yasası'nın 164/son maddesine işlerlik kazandıracak şekilde her olayın özelliğine, durum ve şartlarına göre değerlendirme yapması, MK.'nun 2. maddesinde ifadesini bulan "hakkın kötüye kullanılması"na ve "dürüstlük kuralları"nın iptaline izin vermemesi, gerektiğinde müvekkilin, dava veya takip sonucunda belirlenen bu ücret alacağını tahsil ettiğinin kabul edilmesi gerektiği-
İcra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek, haklı çıkması yasal koşullardan olduğu, alacağın likit ve belli olması gerektiği, takip konusu asıl alacak likit olup asıl alacak miktarı üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği-
Avukatın dava ve takiplere hangi tarihte katıldığına bakılmaksızın dava ve takip tarihlerinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesine göre ayrı ayrı hesaplanması gerektiği, avukatın hesaplanan ücret alacağı dava ve takip hangi aşamada olursa olsun haksız azlin tebliği ile muaccel hale geldiği,müvekkilin vekiline ödeme borcuda hasım taraftan tahsil edilmeden doğmadığı, M.K.`un 2. maddesinde ifadesini bulan hakkın kötüye kullanılmasına ve dürüstlük kurallarının ihlaline izin verilmemeli, gerektiğinde müvekkilin dava veya takip sonucunda belirlenen bu ücret alacağını tahsil etmiş kabul edilmeli, aksi halde bu nitelikteki ücret alacağına ilişkin istemi henüz muaccel olmadığı gerekçesiyle reddedilmesi gerektiği-