Borçlunun kambiyo senetlerine özgü icra takibine karşı, Ticaret Mahkemesinde görülmekte olan borçlu şirket hakkındaki iflasın ertelenmesi davasında verilen tedbir kararına dayanarak usulsüz yapılan takibin iptalini talep ettiği,bu tedbir kararı gereğince takibin durdurulmasına karar verileceği-
İflasın ertelenmesi kararı, borçlu hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil etmeyip, bu süreçte, ihtiyati haciz kararının infaz edilebileceği, ancak haczedilenlerin muhafaza altına alınamayacağı, ihtiyati haciz kararının icrai hacze dönüşmesi prosedüründe belirtilen süreler de iflasın ertelenmesi kararı sonuna kadar işlemeyeceği-
Alacaklının ipotek tesis edilen taşınmazların kıymet takdirinin yapılmasına ilişkin talebinin, muhafaza tedbiri alınmasına veya satış işlemlerinin yapılmasına ilişkin olmayıp başlamış olan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte takibin devamına yönelik bir işlem olduğundan İİK. 179/b gereğince verilen tedbir kararının içeriği gözönüne alınarak istemin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İflasın ertelenmesi kararının verilmesinden sonra borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı, öncesinde başlamış bir takip varsa, başlayan takiplerin duracağı, iflasın ertelenmesi veya tedbir kararının verilmesinden önce başlatılan takip nedeniyle açılan itirazın kaldırılması, itirazın iptali ya da menfi tespit davalarına iflasın ertelenmesi (ya da tedbir) kararının etki etmeyeceği ancak, açılan bu davaların sonunda verilen ilamların infazını engelleyeceği-
Erteleme sırasında taşınır, taşınmaz veya ticarî işletme rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibin başlatılabileceği veya başlamış olan takiplere devam edilebileceği; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamayacağı ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemeyeceği- İİK'nun 206. maddesinin birinci sırasında yazılı alacak kalemlerinden, iflasın ertelenme tarihi ile bir yıl öncesine kadar süre içinde tahakkuk eden kısımların bilirkişi aracılığı ile tesbit edilerek bunun dışında kalan kısımlar için ise takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İpotekli malın satış bedelinin limite ulaşmaması halinde, satış bedeli ile limit arasındaki farkın asıl borçlu yönünden rehin açığına konu olabileceği- Muhtıraya esas alınan iflas erteleme davasında verilen kısa kararda “... ancak rehinli ve ipotekli alacaklar için, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipler için alacaklı tarafın satış talep etmesi ve satış gününün icra müdürlüğünce tayini halinde erteleme süresinden kalan süre için işleyecek faizin ipotekle karşılanamayan kısmının icra müdürlüğü tarafından hesaplanacak faizinin davacı tarafça teminatlandırılması halinde satışın durdurulmasına, aksi takdirde satışın durdurulamayacağına” şeklinde karar verilmiş olup alınan erteleme kararıyla satışı gerçekleştirilemeyecek ipotekli malın bedelinden mahrum kalınacağından, rehinle karşılanamayacak faizler için rehinli malın muhammen bedeli matrah alınması gerektiği- Alacaklının icra dosyasında yer alan talebinde de belirtildiği üzere, iflasın ertelenmesi kararı içeriğine göre “alacaklı tarafın satış talep etmesi ve satış gününün icra müdürlüğünce tayini halinde” hükmü gereği maddede yazılan teminatın hesabı alacaklı vekilince satışın talep edildiği tarihten başlatılması gerektiği- Bu teminatın hesaplanmasında mahrum kalınacak olan değerin, ipotekli malın muhammen değeri olarak esas alınması ve faizin erteleme süresinin sonuna kadar hesaplanması ve muhtıranın buna göre düzenlenip gönderilmesi gerektiği-
Mahkemece iflasın ertelenmesi kararı değil, tensiple ihtiyati tedbir niteliğinde karar verildiği, bu nedenle, eldeki uyuşmazlıkta, İİK'nın 179/b-2. maddesinin uygulanamayacağı-
Tedbir kararından sonra doğmuş kira alacakları hakkında iflas erteleme kararı tarihine kadar takip yapılmasına engel bir durum yok ise de, iflas erteleme kararından sonra artık İİK'nun 179/b maddesinin uygulanmasının zorunlu olduğu-
Borçlu hakkında verilen iflasın ertelenmesine ilişkin kararda, tedbirlerin devamına karar verildiği, buna göre 05.04.2012 tarihli tedbirlerin kapsamına ilişkin kararda, önceki tedbir kararından sonra doğmuş ve doğacak kira alacakların tedbir kapsamı dışında bırakılması hususunun da aynen geçerli olduğu, buna ilişkin hükmün de kesinleşmediği anlaşılmakla, mahkemece istemin reddinin gerekeceği-
İflasın ertelenmesi kararının verilmesinden sonra borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı, öncesinde başlamış bir takip varsa, başlayan takiplerin duracağı, iflasın ertelenmesi veya tedbir kararının verilmesinden önce başlatılan takip nedeniyle açılan itirazın kaldırılması, itirazın iptali ya da menfi tespit davalarına iflasın ertelenmesi (ya da tedbir) kararının etki etmeyeceği ancak, açılan bu davaların sonunda verilen ilamların infazını engelleyeceği- Tedbir kararının kapsamının sınırlandırılmasından sonra davalı hakkında icra takibinin başlatıldığından, mahkemece işin esasının incelenmesi gerektiği-