Davalının, bir şirketin işçisi olarak çalıştığı sabit olmakla birlikte; davalının asıl işvereni, güvenlik görevlisi olarak çalıştığı şirketin olduğu anlaşıldığından, asıl işverenin işçilik alacaklarından sorumluluğu, kendi emrinde çalışılan süre ile sınırlı tutulmasının gerektiği- Güvenlik görevlisinin nöbeti sırasında uyuma eylemi, iş güvenliğini tehlikeye düşürdüğünden haklı fesih sebebi olup; işverenin süresinde yaptığı fesih haklı nedene dayandığından davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin yersiz olduğu-
Davacı işçi, iş sözleşmesinin işveren tarafından işyerinde kullandığı bilgisayarından facebook hesabına girilmek suretiyle sosyal medyada geçen yazışmaların hukuka aykırı şekilde elde edilmesine müteakip haklı neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinde bulunduğu, sosyal medya hesabı ile ilgili yazışma içeriklerinin HMK'nun 189. maddesine göre hukuka aykırı olarak elde edildiği gerekçesiyle hukuka aykırı delil kullanılarak yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı kabul edilerek ihbar ve kıdem tazminatı hüküm altına alınmış olsada; davacı işçinin şirket yöneticisi hakkında yaptığı şikayet üzerine özel hayatın gizliliğini ihlal etmek suçundan kamu davası açıldığı ve beraatine karar verildiği, sözü edilen bu ceza dosyasının getirtilmesi, aynı zamanda dosya kapsamında tarafların dayandıkları deliller toplanmak suretiyle feshe konu sosyal medya yazışmalarının davalı işveren tarafından hukuka aykırı şekilde elde edilip edilmediği tespit olunmak suretiyle davaya konu ihbar ve kıdem tazminatı yönünden bir karar verilmesi gerektiği-
İşverenlerin tacizi engelleyici, mağdurun çekinmeden şikayetçi olabileceği ortamı sağlamak için gerekli tedbirleri almak, iddiaları ciddiyetle soruşturup, gerekli yaptırımları uygulamak zorunda olduğu- İşçinin, aynı işyerinde çalıştığı ve özel eğitim gören kadın işçiyi taciz ettiğinin kadın işçi tarafından iffetini zedelemek uğruna da olsa iddia edilmesi ve taciz eylemine tanık olan işçiyle de taciz eylemini gerçekleştirdiği iddia edilen işçi arasında bir husumet de bulunmaması göz önüne alınırsa feshin haklı nedene dayandığı-
Davacının, kaleci antrenörü olarak belirli süreli iş sözleşmesiyle istihdam edildiği; iş sözleşmesinin işverence haklı sebep olmadan feshedildiği ve buna göre, iş sözleşmesinin feshedildiği tarih ile sözleşmenin bitim tarihi gözetilerek 1 yıl 3 ay 19 gün karşılığı hak kazandığı ücret miktarının ve bakiye süre ücreti tutarının tazminat alacağı olarak hüküm altına alındığı, ancak; indirim konusunda gerekli araştırmalar yapılmadan bakiye süre ücreti tutarının tazminat yönünden hüküm kurulmasının doğru olmadığı, TBK'nun 438. maddesine göre, bakiye süre ücreti tutarının, tazminat alacağı yönünden indirim hususunda değerlendirilmesinin gerektiği; işçinin sözleşmenin feshinden sonraki dönem içinde yapmaktan kurtulduğu giderler, çalışmamaktan kaynaklı tasarruflar, başka bir işten gelir elde edip etmediği (fesihten sonra çalıştığı işverenden aldığı ücretler) ya da iş arayıp aramadığı ve diğer çalışma imkanlarının da araştırılarak sonucuna göre indirim yapılması gerektiği-
İşçinin, işverenin bir başka işçisine yönelik sarf ettiği "beceriksiz" ve "cehalet abidesi" şeklindeki ifadelerinin geçerli bir fesih sebebi teşkil etmesi gerektiğine ve uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine karar verildiği-
Otel güvenlik kamera kayıtlarını içeren CD'nin bilirkişi tarafından çözümlenmiş ve davacının mesaisinin olduğu tarihteki görüntülerde; otele gece geç saatlerde giriş yapan kadın müşteri ile davacının ilgilendiğinin ve lobide yakınlaştıklarının, kadın müşteri ile birlikte otel odasına girdiklerinin ve 22 dakika odada kaldıklarının, davacının kadın müşteriyi samimi bir şekilde taksiye bindirdiğinin, sonrasında otele dönerek tekrar aynı odaya girdiğinin tespit edildiği; işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırılık oluşturan güven sarsıcı davranışları işverene haklı fesih imkânı tanıdığından, işçinin bu eylemi de doğruluk ve bağlılığa aykırı davranış olup, işçinin savunmasının alınmamasının feshi haklı olmaktan çıkarmayacağı ve bu nedenle; kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği-
İş arkadaşı ile yaşadığı tartışma ve kavga olayı nedeniyle önce kınama cezası ile cezalandırılan davacının iş akti sonrasında aynı nedenle feshedilmiş olup aynı eyleme iki ayrı ceza verilemeyeceğinden, davacının iş akdinin feshinin haksız olduğu ve bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü gerektiği-
Davacı, bir kısım işçilerin oluşturduğu whatsapp grubunda sinkaflı bir mesaj atmışsa da, bu mesajın kime yönelik atıldığı tam olarak belirlenemediği için, davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmadığı- Davacının davranışlarının işyerinde olumsuzluğa yol açtığı ve yapılan feshin haklı olmasa da geçerli nedene dayandığı anlaşıldığından, davacının "feshin geçersizliği ve işe iadesine" ilişkin açtığı davanın bu gerekçe ile reddi gerektiği-
Davacının işyerinde amirine hitaben "ekmeğimle oynayanın ekmeğiyle oynarım” dediği sabit olup davacının söz konusu eylemi değerlendirildiğinde, davacının iş sözleşmesinin feshi haklı neden ağırlığında olmasa da davacının eylemlerinin işyerinde olumsuzluğa neden olduğu anlaşıldığından, feshin geçerli nedene dayandığının kabulü gerektiği-
"Engelli" kontenjanında çalışan işçinin, kendisinden daha düşük oranda vergi kesilmesi gerektiği halde işverence bu yasal gerekliliğe uyulmayarak kendisinden fazla gelir vergisi kesintisi yapıldığını öne sürmesi halinde vergi dairesine ödeme yapan işverenin sorumluluğuna gidilemeyeceği, ilgili vergi dairesine müracaat edilmesi gerektiği-