Takip konusu senedin sahte imza ile düzenlendiğine ilişkin dosyada imza raporu Cumhuriyet Başsavcılığına sunulmuş suç duyurusu dilekçesi vb. herhangi bir delil bulunmadığı gibi davalının tam olarak imza inkarının da olmadığı, imza ve yazıda sahtelik dışında açığa imzanın kötüye kullanıldığı, senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğuna ilişkin iddiaların HMK'nin 209. maddesi kapsamında olmadığı- Dosyada HMK 390. maddesi kapsamında "kesin ispat" koşulu sağlanıncaya kadar "yaklaşık ispat" koşulunu sağlayan bir delil de bulunmadığı gibi HMK'nin 209.madde kapsamında yazı ve imzada sahtecilik iddiası da bulunmadığından ihtiyati tedbir talebinin bu gerekçelerle reddine karar verilmesi gerekirken, HMK'nin 389 ve devamı maddesine göre uyuşmazlık konusu olmayan mal, hak ya da alacaklar üzerine ihtiyati tedbir konulamayacağı şeklindeki gerekçenin yerinde görülmediği-
İcra takibinden sonra açılan menfi tespit talebine ilişkin davada, tedbir kararının değiştirilmesi kararı, davacı vekilinin yokluğunda verildiği için; davacı vekilinin mahkemenin tedbirin değiştirilmesi kararına HMK'nun 394. maddesi uyarınca itiraz hakkı bulunduğu, ancak davacı vekili itiraz hakkını kullanmadan, istinaf yoluna başvurduğundan istinaf başvuru şartının gerçekleşmediği-
Davacının açtığı menfi tespit davasında, HMK'nun 209/1. maddesinin uygulanması koşullarının var olup olmadığı, mahkemenin HMK'nun 209/1. maddesine göre verdiği tedbirin İİK'nun 72/3. maddesine dönüştürülmesi kararının yerinde olup olmadığı-
Kambiyo senedine dayalı icra takibinden sonra açılan İİK'nun 72. maddesine göre, takip konusu senedin gerçeğe aykırı olarak sonradan doldurulduğu, açığa imzalı olarak alındığı, cirodaki imzanın sahte olduğu dolayısıyla borçlu olmadığının tespiti İİK'nun 72 ve HMK'nun 209. maddesi gereğince teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebine dayanan dava-
Davacının icra takibine konu çekteki ciranta şirkete ait kaşe ve imzanın inkarına dayanılarak açtığı menfi tespit davasında, İİK 72/3. maddesi uyarınca tedbir koşullarının oluşup oluşmadığı-
Davacının açtığı menfi tespit davasında HMK 209.maddesinin uygulanmasını gerektirir koşulların bulunup bulunmadığı-
Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olup, bu dava kapsamında verilebilecek ihtiyati tedbir kararları İİK'nın 72/2. maddesinde özel olarak düzenlendiği; HMK'nın 209. maddesindeki hüküm genel nitelikli davalarla ilgili olarak senedin işleme alınamayacağını düzenlemekte olup, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarına etkisi bulunmadığı- Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde, takipten sonra açılan menfi tespit davasında konuyu özel olarak düzenleyen İİK'nın 72/2. maddesi uyarınca; tedbir yolu ile takibin durdurulamayacağı anlaşılmakla, davacılar vekilinin, istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Davadan önce davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı ve davacının borçlu olup olmadığı hususu yargılamayı gerektirip gerektirmediği ve yerel mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olup olmadığı-
Takipten sonra açılan menfi tespit davasında, %15 teminat karşılığında icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki ihtiyati tedbir kararı İİK'nun 72/3. maddesine uygun olduğundan davacı vekilinin teminatsız olarak icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki istinaf sebebi usul ve yasaya aykırı olduğu-
İhtiyati tedbir ara kararına karşı davalının itirazının süresinde olup olmadığı, itiraz süresinde ise HMK'nun 209/1. maddesince takibin tedbiren durdurulması yönünde tedbir kararı verilip verilemeyeceği-