Asıl dava, satış bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptali istemine, birleşen dava ise, ayıplı mal tesliminden dolayı uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup, icra takibine konu olan faturada gösterilen 14.700 kg malın da 1. partide ayıplı çıkan malın yerine tazmin amacıyla verildiğinin kabulü gerekip, asıl dava davacısı satıcı, icra takibinde konu yaptığı mal bedelini isteyemeyip birleşen davanın davalısı alıcısnın isenmalın muayene edilmesi için yaptığı olağan harcamaları satıcıdan isteyemeyeceği-
İbraz edilen çek nedeni ile hamile ödenen paranın iadesi istemine ilişkin davada, çekin sahte olarak düzenlendiği dosya kapsamından ve davalının beyanından anlaşıldığından bankanın sahte düzenlenen çek nedeniyle yaptığı ödemeyi ilgiliden isteyebileceği; iyiniyet sebebiyle davanın reddi gerektiğine ilişkin görüşün somut olayda uygulama yeri bulunmadığı-
Kredi kartı harcamalarından kaynaklanan uyuşmazlıkta, kredi kartı hesabının bankaca kat edilmesiyle birlikte muaccel olacağı gözetilerek hesabın kat'ına ilişkin ihtarnamede verilen sürenin sonunda da temerrüdün gerçekleşeceğinin kabulü ile sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken somut olayda uygulama yeri bulunmayan 6502 TKHK. mad. 22 ve 28'in hükme gerekçe yapılmasının doğru olmadığı-
Taraflar dava konusu senedin lehdarı ve keşidecisi olup, aralarında temel ilişki bulunduğunun kabulü gerekip zamanaşımına uğramış bono taraflar açısından yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup, alacaklı iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabileceği- İtirazın iptali ve takibin devamı talebinde bulunulan davada, takipte talep edilen toplam miktar üzerinden harç ikmali yaptırılıp, yargılamaya devam edilmesi gerektiği-