Sözleşme şartlarına uyulmaması nedeniyle icra takibinde talep edilen “kira tazminatına" ilişkin alacak kalemi tazminat hukukunu ilgilendirdiğinden, bu alacak kaleminin yargılamayı gerektirdiği- Mahkemece davacının yargılamayı gerektiren kira tazminatı ve işlemiş faizi hakkındaki talepleri yönünden istemin reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacı icra takibinde kısmen haksız çıkmış ise de, haksız çıktığı kısım yönünden mal teslimini kanıtlayamadığı için dava kısmen reddedilmiş olup, davacının kötü niyetli kabul edilemeyeceği ve bu durumda, itirazın iptali davasında davalı yararına haksız ve kötü niyetli takip tazminatına hükmedilmemesi gerektiği-
Her ne kadar icra takibinin başlatıldığı icra dairesi ile itirazın iptali davasının açıldığı mahkemenin yargı çevresi farklı ise de; öncelikle icra dairesinin ve ayrıca mahkemenin yetkisine itiraz edilmediğinden, icra takibindeki yetki itirazının öncelikle incelenmesi gerektiğine dair yargılama ön şartından bu dava açısından bahsedilemeyeceği, bu nedenle mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, HMK mad. 114/2 ve 115/2 gereğince davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesinin doğru olmadığı- Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilmekle, davalı tarafça HMK mad. 127/1. maddesinden yararlanılarak cevap dilekçesi sunmak üzere süre talep edildiği ve mahkemece süre uzatım konusunda olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmeksizin ve dolayısıyla davalının davaya vereceği cevap beklenmeksizin dosya üzerinden karar verilmesinin hukuki dinlenilme hakkına aykırılık teşkil ettiği-
Davaya konu takip dosyasının İzmir 19. İcra Müdürlüğü'nün 2013/14634 takip dosyası olmasına rağmen mahkemece hüküm fıkrasında sehven İzmir 19. İcra Müdürlüğü'nün 2013/14643 takip sayılı dosya numarasının yazıldığı anlaşıldığı, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanmasının uygun görüldüğü-
Çıkarılan muhtıra tebliğine rağmen temyiz harç ve giderlerinin yatırılmaması halinde, mahkemece/Yargıtayca kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verileceği- Fatura ve veresiye fişlerine dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptaline ilişkin davada, davacı tarafından dava konusu faturalar içeriği malların teslim edildiğine dair teslim alan isim ve imzası bulunan veresiye akaryakıt teslimat fişleri sunulmuş, mahkemece de HMK. mad. 171 uyarınca imzalı teslim fişlerine ilişkin malların teslim alınıp alınmadığı hususunda davalı şirkete isticvap davetiyesi gönderilmiş olup, davalı davetiyede belirtilen gün ve saatte duruşmaya gelmeyerek beyanda bulunmamış olduğundan isticvaba konu hususlar davalı tarafından ikrar edilmiş sayılacağı-
Yasal yedi günlük süreden sonra yapılan itirazın geçersiz olduğu ve kesinleşen takibe karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı-
Ödeme savunmasında bulunan borçlunun takip ve dava konusu edilen fatura tutarını ödediğini kanıtlamakla zorunlu olduğu- Davalının kambiyo senedi vermiş olması taraflar arasında açıkça borcun yenilenmesine ilişkin herhangi bir anlaşma bulunmadığı müddetçe borcun ödendiği anlamına gelmeyeceği- Alacaklının, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla hem temel ilişkide hem de kambiyo yoluyla alacağını talep edebileceği- Davalının icra takip tarihinden önce yapmış olduğu ödemeler varsa alacağın takip tarihi itibariyle tespiti, takipten sonra dava tarihine kadar yapılan ödemeler yönünden dava açmakta hukuki yararı olmadığı, davadan sonra yapılan ödemelerin ise icra da infaz aşamasında dikkate alınacağı gözetilerek yeni bir bilirkişi ya da kurulundan rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Borçlu tarafından takipten sonra ve davadan önce asıl borç ödenmiş ise de, itiraz sonucu takip tamamen durduğundan, icra giderleri, vekalet ücreti ve faiz vs. yönünden duran takibin devamı için itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunduğu- Feri taleplere ilişkin hesaplamalar kararın infazı aşamasında icra müdürlüğünce yapılacak kapak hesabıyla yerine getirileceğinden, mahkemece davaya konu borç fer'ileri ile ilgili rakam ve miktar belirtilmeksizin yalnızca alacak kalemlerinden bahisle itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi gerektiği-
Ticari kredilerde tarafların itirazsız olarak kabul ettikleri hususların diğer bankalardan alınacak bilgilerle değiştirilemeyeceği- 4077 sayılı Yasa hükümlerinin ticari krediler yönünden uygulanamayacağı-
İdare mahkemesinde "itirazın iptali" davasının açıldığı, idari yargıda böyle bir dava türünün olmaması nedeniyle verilen görevsizlik kararının yerinde olduğu-