Mirasçılık belgesinin iptali davalarının hasımlı olarak açıldığı, sonucunun tarafları açısından kesin hüküm oluşturduğu dikkate alındığında çekişmeli yargı kapsamında kalan davalardan olduğu, bu nedenle 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan mirasçılık belgesinin iptali davalarına bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu-
Mirasçılık belgesinin iptali davalarının hasımlı olarak açıldığı, sonucunun tarafları açısından kesin hüküm oluşturduğu dikkate alındığında çekişmeli yargı kapsamında kalan davalardan olduğu, bu nedenle 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan mirasçılık belgesinin iptali davalarına bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu-
Mirasçılık belgesi verilmesi istemiyle hasımsız olarak açılan davaların çekişmesiz yargıya tabi olduğu ve bir bakıma kamu düzeni ile ilgili bulunduğu gözetilerek kendiliğinden araştırmanın işletilmesi gerekeceği-
Yabancı uyruklu gerçek kişiler karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla Türkiye'de kanuni miras yoluyla taşınmaz edinebilecekleri- Türkiye'de bulunan taşınmaz mallar hakkında Türk Hukuku'nun uygulanması gerekeceği-
Hasımsız açılan mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği-
Mirasçılık belgesi verilmesi ile bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davaları Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 8. maddesinde sayılan dava ve işlerden olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden önce açılan mirasçılık belgesinin iptali davalarında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu-
Hasımsız olarak açılan mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davada, mirasçılık belgesi istenilen miras bırakanın ya da mirasçılarından birinin nüfusta kaydının bulunmamasının mirasçılık belgesinin verilmesine engel bir neden olmayacağı-
Mirasçılık belgesinin iptali davalarının hasımlı olarak açıldığı, sonucunun tarafları açısından kesin hüküm oluşturduğu dikkate alındığında çekişmeli yargı kapsamında kalan davalardan olduğundan, 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 gününden sonra mirasçılık belgesinin iptali istemiyle açılan davalara bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması gerekeceği-
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 30.maddesi hükmünde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği; hasımsız açılan ve çekişmesiz yargıya tabi olan davalarda verilen kararlar kesin hüküm teşkil etmediği gibi bu kararlar açılacak bir iptal davası sonucunda değiştirilebileceği veya ortadan kaldırılabileceği-