«Mirasın reddedilmiş sayılması» (hükmen red) davasının, alacaklılara karşı açılması gerekeceği- Hasımsız olarak açılan dava sonucunda alınan «terekenin borca batık olması nedeniyle, mirasın hükmen red edilmiş olduğu»na ilişkin kararın, davaya taraf olmamış olan alacaklılara karşı ileri sürülemeyeceği-
«Terekenin borca batık olduğu sabit veya şayi ise» (Terekenin aczi açıkça belli veya resmen tesbit edilmiş ise) mirasçının hiçbir işlem yapmasına gerek olmadan, mirasın red edilmiş olacağı- «Terekenin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddedilmiş sayıldığının tesbiti» davasında görevin değere (red isteğinin kabul edilmemesi durumunda davacının ödemek zorunda kalacağı borç miktarına) göre belirleneceği-
Miras bırakanın ölümü anında terekenin borca batık olduğu söylentilerinin yaygın olması durumunda mirasın reddedilmiş sayılacağı, te-reke borcunun ödetilmesi tehdidi altında bulunan mirasçının «hükmen ret koşullarının oluştuğu» yönünde açtığı davanın, nitelikçe menfi tespit ve borçtan kurtulma davası olduğu, bu durumda mahkemenin görevini tayinde borç miktarının esas alınacağı-
Mirasın reddedilmesi halinde, mahkemece reddin tescilinden sonra «mirasın reddedildiği» açıklamasını içeren bir «mirasçılık belgesi» verilmesi gerekeceği-
Mirasçıların önce icra takibine itirazda bulunup sonra bu itiraz-larından vazgeçmiş olmalarının, «mirası kabul ettikleri» anlamına gelmeyeceği ve daha sonra mirası red etmelerine engel teşkil etmeyeceği-
Murisin alacaklılar tarafından açılan mirası red hakkının düştüğünün tespiti davasının Medeni Kanunun 557. maddesinde gösterilen hak düşürücü süreye tabi olmadığı-
«Terekenin borca batık olduğunun tesbiti» hakkında açılacak da-vada yetkili mahkemenin, davalı tereke alacaklısının, dava tarihindeki ikametgahının bulunduğu mahkeme olduğu-
İflasına karar verilen miras bırakanın iflas kararından sonra ölmesi halinde, terekenin, mirasçılar tarafından hükmen reddedilmiş sa-yılacağı-