Mahkemece davalı tarafın davayı kabul ettiğine dair cevap dilekçesi hakkında bir değerlendirme yapılmaksızın "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İcra emrinin iptali talebiyle yapılan şikâyet başvurusunda icra hukuk mahkemesince şikâyet dilekçesi karşı tarafa tebliğ edilmeden dosya üzerinden karar verilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği-
Dava şartları ve ilk itirazlar, sulhe teşvik gibi konuların öninceleme safhasında mutlaka tutanağa geçirilmesi, ön inceleme aşamasının icrası ve duruşma açılmasının zorunlu olduğu; tarafların hukuki dinlenilme hakkı bağlamında da duruşma yapılması gerektiğinden, mahkemece tarafların iddia ve savunmalarının toplanarak duruşma açılması ve tarafların açıklamaları dinlenildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dosya üzerinde karar verilmesinin hatalı olduğu-
Tüketici sorunları hakem heyeti kararının iptali davası- Dava şartları ve ilk itirazlar, sulhe teşvik gibi konuların ön inceleme safhasında mutlaka tutanağa geçirilmesi, ön inceleme aşamasının icrası ve duruşma açılmasının zorunlu olduğu- Tarafların hukuki dinlenilme hakkı bağlamında da duruşma yapılması gerektiğinden dosya üzerinde karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davalı vekili kendisine verilen iki haftalık kesin süre içinde davaya karşı cevaplarını bildirmiş, savunma yapmış ve aynı dilekçede deliller bölümünde tanık deliline dayanmış olup taraflar sulh olmadıklarından davalı vekili tanıklarının isimlerini bildirmesi için süre istemiş, mahkeme kesin süre verildiğini gerekçe göstererek talebi reddetmiş, tanık dinlemeden davayı sürdürüp bitirmişse de, davalı vekili iki haftalık kesin süre içinde sunduğu dilekçede tanık deliline dayandığına göre, davalı tarafa tanıklarının isimlerini, adreslerini bildirmesi için usulüne uygun süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Basit yargılama usulüne tabi davalarda, mümkün olan hallerde taraflar duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinden karar verilmesi olanağı getirilmişse de, üçüncü kişinin, İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davasında, davalı alacaklıya dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilip cevap vererek delillerini sunma olanağı tanınmadan karar verilmiş olduğundan ve istihkak iddiası ile üçüncü kişi tarafından açılan davada tarafların iddia ve savunmalarının araştırılması için taraf teşkilinin sağlanması, duruşmalı inceleme yapılması, taraflarca sunulan kanıtların yargılama sırasında değerlendirilerek taraflara da bu konuda beyanda bulunma olanağının tanınması gerektiğinden, dosya üzerinden yapılan inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğu-
Mahkemece, taraflara usulüne uygun şekilde duruşma gününü gösterir davetiye tebliği ile duruşma açılarak, HMK'nun 320 vd hükümleri uyarınca gerekli inceleme yapılarak tarafların uzlaştıkları ve uzlaşamadıkları hususlar belirlenerek tahkikat aşamasına geçilmesi, tarafların gösterdiği deliller toplanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken tarafların hukuki dinlenilme hakkını ihlal edecek şekilde duruşma açılmadan evrak üzerinden yetkisizlik kararı verilmesinin hatalı olduğu-
HMK’nun , icra ve iflas kanununda bir hüküm bulunmayan hallerde ancak İİK’nun da açıkça yollama yapılması (İİK. 50,68/a-IV vb.) veya bu kanunun özel veya genel hükümlerine aykırı olmaması halinde uygulanabileceği- Haczedilmezlik şikayetinin taraflar gelmeseler bile icra mahkemesince inceleme yapılıp, şikayetin sonuçlandırılması gerekeceği (İİK. mad. 18/3)- HMK. mad. 324 de düzenlenen “delil ikamesi avansının”, HMK.’nun 114. maddesini (g) bendinde belirtilen” gider avansından hüküm ve sonuçları itibariyle farklı olduğu ve bir ‘dava şartı’ niteliğinde olmadığı-