İlk ara kararın halen ayakta olduğu anlaşılmakla borçlu şirket yönünden satış mümkün olmadığından bu durumda zorunlu takip arkadaşı olan ipotek verenler yönünden de ipotek verenlerin maliki olduğu taşınmazların satışının mümkün olmadığı- Asıl borçlu ile ipotek veren arasında zorunlu takip arkadaşlığının bulunması nedeniyle haklarında birlikte takip yapılması gerektiği (İİK. mad. 149)- Asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının, hem söz konusu kararın niteliği gereği, hem de zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle ipotekli taşınmaz malikleri yönünden sonuç doğurmayacağının kabul edilemeyeceği- İpotekli taşınmazın malikleri hakkında verilmiş iflas erteleme veya ihtiyati tedbir kararı bulunmasa da, takip, asıl borçlu şirketin borçlarından dolayı ve söz konusu şirket lehine verilen ipoteğe dayalı olarak başlatıldığından, iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir ve daha sonra verilen iflasın ertelenmesi kararları kapsamında İİK. mad. 179/b gereğince, ipotek konusu taşınmazların satışı gerçekleştirilemeyeceği-
Asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının ipotekli taşınmaz maliki yönünden de sonuç doğuracağı-
Tüketici kredisinin teminatı için gösterilen ipotek, için ilamlı takip yapılamayacağı aksi halde icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Asıl kredi borçlusu olan şirket hakkında yapılmış bir takip bulunmadığından, takibe devam edilmesi ve şirketin kredi borçlarına kefil olan 3.kişiye ait taşınmazın satışı mümkün olmayıp, yapılan ihalenin de yok hükmünde olduğu, bu durumda, mahkemece, re'sen ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
İİK. 149 uyarınca, icra emri düzenlenebilmesi için ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını içermesi gerekeceği- Bu hususun ise kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re’sen nazara alınması gerektiği gibi, İİK.'nin 16/2.maddesi uyarınca da süresiz şikayet konusu yapılabileceği-
Yöntemine uygun hesap kat ihtarı tebliğ edilmemesi halinde borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra emri göndermek suretiyle takip yapılmasının mümkün olmadığı- Şikayetçi ipotek borçlularına, icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerektiği, kamu düzenine ilişkin ve takip şartı olan bu hususun süresiz şikayete tâbi olduğu ve mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği- Bölge Adliye Mahkemesi kararında; "üst limit ipoteklerine ilişkin icra emri gönderilebilmesi için takip talebinde hesap özetine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla tebliğ edildiğine dair noter tasdikli bir suretinin icra müdürlüğüne ibraz etmesi gerektiğine" dair belirleme yapıldığı, izah edilen gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu görülmüşse de, alacaklı bankanın temyiz dilekçesi ekinde şikayetçi borçluya hesap kat ihtarının tebliğ edildiğine ilişkin tebliğ evrakını sunmuş olduğu görüldüğünden, sunulan belge nazara alınarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması cihetine gidildiği-
Asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının, hem söz konusu kararın niteliği gereği, hem de zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle ipotekli taşınmaz maliki yönünden de sonuç doğuracağı- İflasın ertelenmesi davasında verilen tedbir kararı kapsamında İİK. mad. 179/b gereğince, ipotek konusu taşınmazın satışı gerçekleştirilemeyeceği, mahkemece, iflasın ertelenmesi ve ihtiyati tedbir kararları incelenerek ve ihale tarihinde borçlu şirket hakkındaki tedbirin devam edip etmediğinin tespiti gerektiği-
İcra emri tebligatının şikayetçi borçlu şirkete tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal yedi günlük süre geçtikten sonra icra mahkemesine başvurduğu görülmüş olup, mahkemenin bir kısım şikayet yönünden süreden ret kararı yerinde ise de; iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince takip yapılamayacağı ve zorunlu takip arkadaşlığına aykırı davranıldığına ilişkin şikayetler, İİK mad. 149 ve 179/a'da düzenlenen yasa hükümlerine ve kamu düzenine aykırılıktan kaynaklanmaları nedeniyle İİK mad. 16/2 gereğince süresiz şikayete tabi olduğundan, ihtiyati tedbir kararı gereğince takip başlatılamayacağı ve zorunlu takip arkadaşlığı ilkesine aykırılığa ilişkin şikayetlerin süresiz şikayete tabi olduğu nazara alınarak bu şikayetlerin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-