SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU > - Primlere İlişkin Hükümler > - Prim Belgeleri ve Primlerin Ödenmesi > Madde 86 - Prim belgeleri ve işyeri kayıtları
Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de, çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözlerinin değerlendirilmesi, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmesi ve bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusunun hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerektiği-
506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği- Davalı işverence davacı adına kuruma bildirilen hizmet bulunmadığı, uyuşmazlık konusu döneme ilişkin bordroların dosyada bulunduğu,bir kısım bordro tanıklarının dinlendiği, SGK vekilinin işyerinde 01.08.2011 tarihinde denetim yapıldığını beyan ettiği,denetim raporunun dosyada bulunmadığı mahkemece karar altına alınan şekilde çalışmanın kanıtlanamadığı anlaşılmış olup, mahkemece, bordro tanıklarından biri davacının çalışmasını doğruladığı halde, diğer bordro tanıklarının davacıyı davalı işyerinde görmediklerini,davacıyı tanımadıklarını beyan etmesi nedeniyle bordro tanıklarının beyanları arasında çelişki oluştuğundan , dönem bordrolarında kayıtlı diğer bordro tanıklarını dinlenerek çelişkinin giderilmesi, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri tekrar, daha ayrıntılı olarak araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarının alınması, işyerinde 01.08.2011 tarihinde davacının çalışması ile ilgili denetim yapıldığı belirtildiğinden denetime ilişkin rapor veya tutanak olup olmadığının Kurumdan sorulması ve buna ilişkin belgelerin celbedilmesi ile gerçek çalışma olgusunun somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya konulmasından karar verilmesi gerektiği-
Yaz tatilleri dışında 16.09.1988-28.03.2004 tarihleri arasında bildirilenler dışında 506 sayılı Yasa'ya tabi olarak günün asgari ücreti ile çalıştığının tespitine-
İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiğinin yönetmeliğe bırakıldığı- Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgelerin düzenlendiği ve bunların aylık sigorta primleri bildirgesi (SSİYön.Madde16) , dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİYön. Madde ...), sigortalı hesap fişi (SSİY. Yön. Madde ...) vs. olduğu- Yönetmelikte sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması halinde artık Kanun'un .../... (eski 8) maddesinde yer alan hak düşürücü süreden söz edilemeyeceği- Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutularak eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurumun işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği- Yönetmelikle tespit edilen belgelerin (işe giriş bildirgesi) verilmesi durumunda hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi çalışmaların sigorta müfettiş raporu ile saptanması durumunda da hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyeceği- Çalışmanın blok çalışma niteliğinde olması yani kesintisiz devam etmesi halinde hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi, mevsimlik çalışmanın bulunması ve bu çalışmanın yıllar itibariyle kesintisiz sürdüğünün kabulü halinde de çalışılmayan dönemde hizmet akdi askıda olduğundan hükme esas alınan 5 yıllık hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak, mevsimlik çalışmanın sona erdiği yılın sonu esas alınması gerektiği-