Kira bedelinin tespiti istemine ilişkin davada; 492 Sayılı Harçlar Yasasında kira tesbit davalarında harcın aylık kira parasına göre mi, yoksa yıllık kira parasına göre mi hesap edileceğine dair bir açıklık bulunmadığı; 07.07.1965 tarih ve 5/5 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, en kısa ve en az külfetli bir usul uygulanması, en az masraf yapılması ilkesinden hareket edilerek, aylık kira parası esas alınmak suretiyle görevli mahkemenin tayin edileceği kabul edildiğinden aylık kira parasının tesbitine ilişkin davalarda da aynı ilkelere dayanılarak aylık kira farkı üzerinden harç alınması gerekeceği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkin davada; ahkemece 15.225 TL kira alacağı için yapılan icra takibine vaki itirazda 14.025 TL üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verildiğine göre reddedilen kısım üzerinden davalı yararına inkar tazminatı ve vekalet ücretine hükmedilmesi, harç ve yargılama giderlerinin de buna göre hesap edilmesi gerektiği-
Yargılama giderlerinin mahkemece kural olarak davada haksız çıkan ve bu sebeple aleyhine hüküm verilen tarafa yükleneceği, davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıktığında, mahkemece, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırılacağı-
Vekâletin sunulması kanuni vekâlet ücretine hükmedilmesi için yeterli olup, davalılar arasında da zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan bu davalı yararına da karar tarihinde geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden nispi vekâlet ücretine takdir edilmesi gerektiği-
Yargılama giderlerinden sayılan ve HMK. mad. 323, Avukatlık Kanununun 169 ve Avukatlık Ücret Tarifesinin 1'inci maddelerinde düzenlenen, ancak müstakil bir varlığı olmayan ve ait olduğu davanın konusunu teşkil eden hak ve alacağa sıkı sıkıya bağlı bulunan avukatlık ücretinin, haksız çıkan tarafa yükletilmesi gerektiği- Avukatlık Kanununun 168/son maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 5 ve 20’inci maddeleri hükmündeki avukatlık ücretinin takdirinde hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı-
Dava feragat ile sonuçlandığına göre, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına HMK'nın 323/ğ ve 326/1 maddeleri uyarınca dava değeri dikkate alınarak Avukatlık Asgari Üctet Tarifesinin 6. maddesine göre nispi vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerektiği-
Yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin taraf lehine hükmedileceği, ödenmeyen avukatlık ücretinin ancak asil adına takibe konulabileceği, icra takibinin vekil vasıtasıyla yapılması nedeniyle, İİK. mad. 138 maddesi uyarınca, avukatlık ücreti hesaplanacağından, icra takibinde icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, vekalet ücretinin tahsili için vekil vasıtasıyla yapılan icra takibinde icra vekalet ücreti verilmeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmadığı-
Vekalet ücreti de yargılama giderlerinden olup yargılama giderlerinin, kanunda yazılı haller dışında, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, boşanma davalarında vekalet ücretine, tarafların haklılık durumuna göre değil, davanın kabul veya reddine göre hükmedileceği- Davacı erkeğin boşanma davası kabul edildiğine göre, yaptığı yargılama giderlerinin davalı kadından tahsiline karar verilmesi, ayrıca kendisini vekille temsil ettirdiğinden yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Yönetmelikle belirlenen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları, Kurumca saptanamayan sigortalıların, çalıştıklarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak (5) yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilâm ile kanıtlayabildikleri takdirde, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayılarının göz önünde bulundurulacağı- Hak düşürücü süre uygulamasında, hizmetin ara vermeksizin kesintisiz gerçekleştiği durumlarda, çalışmanın sona erdiği (işten çıkış yapıldığı) yılın sonuna karşılık gelen 31 Aralık gününden başlayarak (5) yıllık sürenin hesaplanması gerektiği- Hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma resen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği- Üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği-
Yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin, ancak yargılamanın tarafları arasında geçerli olacağı- Takip borçlusunun, SGK’ya haciz bildirisi neticesinde yaptığı ödemelerin, takip alacaklısına ait olan vekalet ücretini de içerdiğinin kabulü gerektiği- Mahkemece, takip borçlusunca haciz bildirisine istinaden yapıldığı iddia edilen ödemelerin değerlendirilerek, itfa itirazı yönünden, TBK.’nun 100. maddesi dikkate alınmak suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılıp karar verilmesi gerektiği-