HMK'nun 323 ve 332. madde hükümleri uyarınca kendini vekille temsil ettiren davalı yararına reddedilen kısım yönünden vekalet ücreti takdir edilmesi, davalı tarafça yapılmış yargılama gideri varsa bu hususla ilgili olarak olumlu/olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken davacı üzerinde bırakılmasının ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin HMK.'nun 323. ve 326. madde hükümlerine aykırı olduğu-
Vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu, davanın açılmamış sayılmasına karar verilen hâllerde yargılama giderlerinin davacıya yükletileceği-
6100 sayılı HMK'nın 323 maddesinde yargılama giderleri arasında karar ve ilam harçlarının da sayıldığı, mahkemece, yargılama giderleri arasında, peşin alınan karar ve ilam harcı miktarı ile bunlardan hangi tarafın sorumlu olduğu hususlarının hüküm fıkrasına yazılmamış olmasının da doğru olmadığı-
6100 sayılı HMK'nın 323. maddesinde yargılama giderleri arasında karar ve ilam harçlarının da sayıldığı, mahkemece, yargılama giderleri arasında, peşin alınan karar ve ilam harcı miktarı ile bunlardan hangi tarafın sorumlu olduğu hususlarının hüküm fıkrasına yazılmamış olmasının da doğru olmadığı-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği- Şikayet iki adet taşınmaza ilişkin olup, mahkemece şikayete konu bir taşınmaz yönünden talebin kabulüne, diğeri yönünden ise reddine karar verilmiş olduğundan, tarafların haklılık durumlarına göre istemin reddedilen bölümü dikkate alınarak kendisini bir vekille temsil ettiren alacaklı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin haklılık durumlarına göre taraflar arasında paylaştırılması gerektiği-
Vekalet ücretinin, mahkemece re'sen karara bağlanması gerektiği- Borçluya ait iki adet taşınmazın toplam şikayetçiye ihalesinin yapıldığı, ihale bedelinin alıcı tarafından takip dosyasına ödendiği, takip dosyasına kesin teminat mektubu sunulması karşılığında şikayetçi vekilinin talebi üzerine, ihale bedeli ile nemasından oluşan miktarın icra dairesince alıcı vekiline ödenerek, ihalenin kesinleşmesi üzerine teminat mektubunun paraya çevrildiği, bu aşamadan sonra borçlu vekilinin başvurusu üzerine icra müdürlüğünce ihalenin kesinleşmesi tarihine kadar işleyen nemanın Merkez Bankasının açıkladığı en yüksek mevduat faiz oranından hesaplanan bedelin  takip dosyasına ödenmesi için alacaklıya muhtıranın gönderildiği görülmüş olup mahkemece muhtırada istenen tutarın ihale alıcısının talebine uygun olarak düzeltilmesine karar verildiği ve ihale alıcısının nema alacağının kalmadığına dair talebinin ise bu kabul kararı kapsamında bulunmadığı anlaşıldığından ihale alıcısının isteminin kısmen kabul edildiği ve buna göre de borçlu, kısmen haklı çıktığına göre, mahkemece, borçlu lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, yargılama giderlerinin kabul ve ret oranlarına göre taraflar arasında paylaştırılması gerektiği-
Faiz alacağının kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının fer'isi niteliğinde olduğu; asıl alacağa bağlı bu kalemin takibe konu edilmesi halinde icra vekalet ücreti hesaplamasının AAÜT uyarınca maktu olarak tayini gerektiği gibi, tahsil harcının da maktu alınması gerektiği-
Kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından önce olduğunun kabulü gerektiğinden olayda uygulanması gerekli Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin 7. fıkrası uyarınca el koymaya ilişkin kamulaştırmasız elatma bedellerine dair dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin nispi hesaplanması söz konusu olmayıp maktu olarak belirlenmesi gerektiği-
Davalı şirketin münfesih hale geldiğinin tespiti ve sicilden terkini talepli davanın maktu harca tabi olduğu; konusu para olmadığı ve para ile değerlendirilemediği için karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İkinci Kısım İkinci Bölümü uyarınca davalı yararına maktu vekalet ücretinin takdir edilmesi gerektiği-