İİK'nın 235/1. maddesi uyarınca iflas sıra cetveline yönelik itirazların Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görüleceği, şikayetçinin sadece kendi sırasına yönelik itirazlarını, husumet iflas idaresine yöneltilerek İİK'nın 235/son maddeleri uyarınca şikayet olarak icra mahkemesinde ileri sürmesi gerekeceği, ancak itirazın, hem alacağın esas ve miktarına hem de sıraya yönelik olması durumunda uyuşmazlığın genel mahkemede görülmesi gerekeceği-
Davacının 15.08.2013 tarihinde iflas masasına masraf yatırdığının anlaşıldığı, bu masrafın kararın tebliğinden başka bir sebeple yatırıldığına dair bir savunmanın olmadığı, somut olayda 18.12.2013 tarihinde sıra cetvelinin tebliğ edildiği ve davanın 20.12.2013 tarihinde açıldığı, davanın süresinde olduğu görüldüğünden, davanın süresinde olmadığından bahisle davanın reddinin doğru olmadığı-
"İflas kararının bozulması ile ortada sıra cetveli olmadığından sıra cetveline itiraz davasının konusuz kaldığı" kabul edilmişse de, davalı hakkında verilen iflas kararının bozulduğu ve iflas davasının derdest olduğu anlaşıldığından, derdest davanın bekletici mesele yapılması gerektiği-
Kayıt kabul davasında, davacıya 07.01.2014 tarihinde yediemin malların teslim edildiğinin, 08.01.2014 tarihinde malların Doğu Giyim yetkilisine teslim edilmesi konusunda talimat yazıldığının bilirkişi raporundan anlaşıldığı, bu talimatın davacıya tebliğ edilip edilmediği, tebliğ edildiyse malları teslim etmeme konusunda davacının haklı bir nedene dayanıp dayanmadığının araştırılması gerekeceği, eğer talimat davacıya tebliğ edilmiş ise ve bu talimatın gereğinin yerine getirilmemesinde kusur davacıya ait ise ancak talimatın tebliğ edildiği güne kadar geçen süre için ücrete hak kazanacağı-
Olumsuz yetki uyuşmazlığından bahsedilebilmesi için mahkeme kararında yetkili olduğu belirtilen mahkemenin de yetkisizlik kararı vermesi ve bu kararın kesinleşmesi gerektiği-
Bilirkişi incelemesine esas olmak üzere davalı müflis kooperatife ait ticari defter ve kayıtlarının ibraz edilmemesi kooperatif aleyhine sonuç doğuracağı- Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin inkar edilmediği, dava konusu edilen 4 adet senede ilişkin davalı müflis kooperatif aleyhine başlatılan icra takiplerinin de itirazsız kesinleştikleri, dosya kapsamından muvazaa konusunda da bir iddianın bulunmadığı gözetilerek, 4 senetten dolayı da davacının alacaklı olduğunun kabulü gerekeceği-
Davalı hakkında iflas kararının verildiği tarihi itibariyle vekilinin vekilliği sona erdiğinden, husumetin iflas idaresine yöneltilmesi sağlanılarak, İİK mad. 194'e göre işlem yapılması ve sonrasında da aynı Kanun'un 235. maddesine göre, davaya davalı yönünden kayıt kabul davası olarak devam edilmesi gerektiğinden, davaya devam edilerek, temsil kabiliyeti kalmayan davalı hakkında karar verilmeyeceği-
Davalı yüklenici şirketin yargılama aşamasında 28.07.2011 tarihinde iflasına karar verildiği ve iflas idaresinin davada temsil edildiği görülmüş olup, mahkemece İİK'nın 235. maddesi anlamında davaya kayıt kabul davası olarak devam edilip, İİK'nın 195. maddesi gereği iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları ana paraya zammolunur ilkesi de gözetilerek karar verilmesi gerekli iken yazılı şekilde dava tarihinden itibaren faize dair tahsil hükmü kurulmasının hatalı olduğu-
Kayıt kabul davalarında vekalet ücreti ve harcın maktu tayin edilmesi gerektiği-