Davacının talebinin iflas tasfiyesi devamı sırasında doğma ihtimali bulunan ancak henüz doğmayan alacağın kayıt ve kabulüne karar verilmesine yönelik olduğu- İflas eden şirketlerden proje kapsamında bağımsız bölüm alan tüketici tarafından yüklenicilere ve TOKİ’ye karşı açılan davanın iflas masasına başvuru tarihinde henüz sonuçlanmadığı- Somut olaydaki alacağın "İflas masasına kaydedilecek alacağın iflas tarihinden önce doğmuş olması" şartını davayı açan tüketicinin dayandığı harici satış sözleşmesinin iflas tarihinden önce düzenlenmiş olması nedeniyle karşıladığı- Tüketici tarafından takip edilen davanın davacı aleyhine sonuçlanma ihtimali bulunduğundan dava edilen bu alacağın masaya nizalı alacak olarak kaydının yapılması gerektiği-
İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın masa borcu olup olmadığı yönündeki inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda, genel mahkemelerce tespit edilecektir; İİK'da masa borçları için İİK'nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için ticaret mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından, bu mahkemenin HMK'nın 2. maddesine göre asliye hukuk mahkemesi olduğunun kabulü gerekeceği-
Davacının alacağının dayanağı olan icra takibi, davalı şirketin iflas tarihinden çok önce kesinleşmiş bulunduğundan, kesinleşen alacağın müflisin iflas masasına kayıt ve kabulü gerektiği-
Dava konusu işçilik alacaklarının imtiyazlı olarak iflas sıra cetveline kaydedilebilmesi için, iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde doğmaları gerektiği- Davalının sorumlu olduğu dönem için tespit edilmiş işçilik alacağı bedelinin tamamının, "iflasın açılmasından önceki 1 yıl" içinde tahakkuk etmemiş olmamaları nedeniyle, sıra cetvelinin 4. sırasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Asıl ve birleşen davalarda davalıların birbirlerine kefil oldukları dosya kapsamından anlaşılmış olup; bu durumda mahkemece, aynı borçtan birbirine kefil olan davalıların birlikte kefalet limitleri itibariyle sorumlu olduğu ve bu miktarlar için tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile kayıt kabul talebinin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İİK. m. 235/2 ilk cümlesi uyarınca; itiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse davanın masaya karşı açılacağı, iflas sıra cetvelinde yer almayan bir alacaklının sıra cetveline kaydının yapılması için açılan davanın iflas sıra cetvelinin iptali davası değil kayıt kabul davası olarak nitelendirilmesinin gerektiği-
Kayıt kabul davasının sıra cetvelinin ilanından itibaren 15 gün içinde açılması gerektiği; ancak, alacaklı tebliğe uygun adresini bildirip tebliğ masrafı da vermiş ise dava açma süresinin sıra cetvelinin alacaklıya tebliğinden itibaren işlemeye başlayacağı-
İş mahkemesinde görülmekte olan, işçi alacaklarına yönelik dava sırasında, işverenin iflası halinde dahi, İİK'nun 194. maddesi uyarınca, davaya iş mahkemesinde devam edileceği- İşverenin, işçi alacaklarına ilişkin dava açılmadan önce, iflası halinde ise alacağın iflas masasına kaydedilmemesi durumunda, asliye ticaret mahkemesinde kayıt kabul davası olarak açılması gerektiği-
İflastan sonra doğan kira alacağına ilişkin faturada yazılı alacak miktarı, İİK'nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan masa borcu niteliğinde olduğundan iflas masasına kayıt ve kabulü istenemeyeceği-
Bankacılık Kanunu gereği üyelerinin bir kısmı, Fon'un gösterdiği adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen müflis bankanın, iflas idaresinin kararının iptali talepli davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu-