Mahkemece; takip talebinde USD alacağının takip tarihindeki Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin harca esas değer niteliğinde olduğu, ilamda yer alan alacak hakkından vazgeçildiği anlamına gelmeyeceği dikkate alınarak borçlu tarafından ileri sürülen şikayet konularının gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle değerlendirilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı olan, taraflar arasında düzenlenen ve imzası inkar edilmeyen 21/09/2020 tarihli kira sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşmenin “Teminat” başlıklı 7. maddesinde “Kiracı, kiralayanın bilgisi dahilinde kiralananda yapacağı demirbaş malzeme alımlarının toplam tutarının yıllık kira bedeline kadar olan kısmını teminat olarak içeride bırakacak, teminat bedelini geçen kısmını ise devam eden 2 yılın başından itibaren aylık kiranın 1/2sinden mahsup edecektir. Yapılan demirbaş alımları kiracı ve kiralayan tarafından mutabakat tutanağı ile imza altına alınacaktır.” hükmünün yer aldığı, borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı itirazında anılan madde kapsamında ödemeler yapıldığı iddiasında bulunduğunun görüldüğü, o halde, mahkemece borçlunun demirbaş malzeme alımına ilişkin olarak yaptığı ödemelerin toplam tutarının, teminat bedeli ve kira miktarından mahsup edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirdiğinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Somut olayda, takip talebi ve ödeme emrinde yabancı para alacağının TL karşılığının belirtilmediğinin anlaşıldığı, o halde İlk Derece Mahkemesince, takip talebinde yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden davacı borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip talebi ile ödeme emrinin farklı olduğu iddiasının dosya hesabına yönelik şikayet yargılamasında itirazın iptali davasında ve sair şikayetlerde ileri sürülmediği, aksine aynı olduklarının borçlu tarafından da açıkça kabul edildiği ve aynı durumun borcun sebebi için de geçerli olduğu, zira ödeme emrinde borcun sebebinin gösterilmemiş olması hususunun da gelinen bu aşamada herhangi bir önemi olmayıp safahat boyunca borcun sebebi ile ilgili olarak borçlunun bir mağduriyeti olmayıp icra dosyasına itirazını yaptığı ve takibe yönelik bütün sair şikayet dilekçelerinde de yasal haklarını kullandığı görülmekle, her ne kadar bölge adliye mahkemesinin bu hususun süresiz şikayete tabi olduğu değerlendirmesi yerindeyse de şikayetin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı-
Ödeme emrinde alacağın Türk Lirası karşılığı veya harca esas değeri belirtilmediğinden, ödeme emrinin iptali gerektiği-
Takip talebinde yabancı para alacağının TL karşılığının gösterildiğinin ancak ödeme emrinde yabancı para alacağının TL karşılığının gösterilmediğinin anlaşıldığı, o halde; mahkemece ödeme emrinde 60.000 USD yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar EURO cinsinden takip edilen alacakla ilgili olarak harca esas değerin takip talebinde ve ödeme emrinde gösterilmediği belirtilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise de takip talebinde yabancı para alacağının TL karşılığının belirtilmediği anlaşılmakta olup bu durumun re'sen dikkate alınacak bir husus olduğu gözetilerek takibin iptaline karar verilmesi yerine ödeme emrinin iptali yönünde yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Bilirkişi raporlarına göre takip dayanağı senetteki keşideci imzası davacı borçluya ait olduğundan imza itirazı yerinde olmasa da, davalı alacaklı tarafından sunulan sözleşmedeki imza davacı tarafça kabul edilmese de, davacı tarafın, davalı alacaklı tarafından kabul edilen sözleşme içeriğine dayanarak borca itiraz sebeplerini ileri sürmesinin davanın genişletilmesi mahiyetinde kabul edilmediği- Davalı tarafça sunulan sözleşme ekindeki belgede sözleşme içeriğindeki taraflar, miktar, tanzim ve vade tarihi olarak takip dayanağı bono ile aynı olup kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadini içermediğinin anlaşıldığı-
Takip talebinde yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden davacı borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Bölge Adliye Mahkemesince takip talebinde yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden davacı borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-