Takibin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle takibin iptali istemi üzerine, mahkemece, Takibin işlemsiz bırakıldığı ve dolayısıyla takip konusu çekin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmişse de, 5411 sayılı Kanunda açıkça kabul edilen hükümler gereğince, fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi 20 yıl olduğundan, istemin reddine karar verilmesi gerektiği-
Fon alacağı yönünden geçerli olan zamanaşımı süresi temlik kapsamında olup, dosya alacaklarını temellük eden alacaklı yönünden de uygulanması gerektiği- 
İcra mahkemesince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, davacı tarafından İİK. mad. 33a/2 uyarınca, yedi gün içinde dava açılmaması halinde geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemeyeceğinden, mahkemece tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, davacı tarafından İİK. mad. 33a/2 uyarınca, yedi gün içinde dava açılmaması halinde, geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemeyeceğinden, mahkemece tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmesi gerekeceği- Borçludan aldığı malı elden çıkaran davalıdan, elden çıkardığı tarihindeki gerçek bedelin, alacak ve fer'ileriyle sınırlı olmak üzere tahsiline hükmolunacağı nazara alınarak taşınmazın dördüncü kişiye geçişi için davacıdan talebi sorularak bu kişinin davaya dahil edilmesi halinde delilleri toplanıp yargılamaya devam ile bir hüküm verilmesi gerekeceği- Davacının takibe konu ettiği çeklerin keşide tarihlerinin iptali istenen tasarruftan çok sonra olduğu nazara alınarak, davacının alacağın daha önce doğduğuna dair delilleri mahkemece sorulmadan karar verilemeyeceği- Tasarrufun iptali davasının açılması koşullarından birisinin de “davacının, davalıda kesinleşmiş bir alacağı bulunması olduğu-
Fon alacağı yönünden geçerli olan 20 yıllık zamanaşımı süresi temlik kapsamında olup, dosya alacaklarını temellük eden alacaklı yönünden de uygulanması gerektiği- 
“Geçici aciz vesikası” niteliğindeki belgelerin ve açılmış olan “tasarrufun iptali davası”nın zamanaşımı süresini kesmeyeceği-
Takip dosyasında alacaklı tarafça borçluya ilişkin olarak belirli tarihlerde icra takip işlemleri yapılmış olup, bu işlemler ile İİK.nun 39. maddesinde BK.125 uyarınca öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin kesilse de yeniden işlemeye başlayacağı, takipte 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığından borçlunun zamanaşımı şikayetinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Çekte keşide gününün belirtilmesi zorunlu olup keşide tarihinin gerçeğe aykırı biçimde gösterilmiş olmasının çekin geçerliliğine etkili olmayacağı-
Tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için “dava tarihinden ö n c e veya s o n r a (yargılama sırasında) davacı - alacaklı tarafından yapılmış ve kesinleşmiş bir i c r a t a k i b i bulunması gerekeceği- Zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi halinde, mahkemece davacı tarafından İİK.nun 33a/2 maddesi uyarınca dava açılıp açılmadığının araştırılarak dava açılmış ise sonucunun beklenilmesi gerektiği-
Mahkemece "bir yıl süreyle iflasın ertelenmesine, hakkında hiçbir takip yapılmamasına ve evvelce başlamış olan takiplerin durdurulmasına" karar verilen şirketin, bu karar takip hukukuna ilişkin işlem yapılmasına engel teşkil edeceğinden, "yapılan takiplerin zamanaşımına uğradığı"nın ileri sürülemeyeceği-