Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu mirasçılarının, "takibin zamanaşımına uğradığını" ileri sürerek "takibin iptaline" karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurusunda, mahkemece "TTK.nun 749 ve devamı maddeleri ile İİK.nun 71 ve 33/a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılması" yönünde karar verilmesi gerekeceği-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması halinde takibin şekline göre takibin iptaline değil, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki ve ancak menfi tespit davasından önceki dönemde belirtilen tarihler arasında çekte zamanaşımının dolması nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklı tarafından 3 adet çeke dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, çeklerin takibin kesinleşmeden sonraki dönemde zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin geri bırakılmasını istediği, borçlu tarafından menfi tespit davası açılsa da dava kesinleştikten sonra zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmamış olup, alacaklının menfi tespit davasındaki vekalet ücreti alacağını takibe koyduğu ve mükerrer tahsilat yapılmaması için borçlunun talebi de takibin devamını sağlamaya yönelik olmadığından zamanaşımını kesmeyeceği-
Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle şikayetin kabulü ile İİK'nun 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, İİK'nun 169/a-5. maddesi gereğince itirazın kabulü ve icra takibinin durdurulması yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde lehtar konumunda olan muteriz borçlu hakkında 1 yıllık zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından mahkemece, İİK'nun 71. maddesi yollamasıyla aynı Yasa'nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetinin kabulü halinde İİK'nun 71. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince, "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekirken, "takibin iptaline" hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Takibin kesinleşmesi sonrası zamanaşımının oluştuğuna dair itirazın kabulü halinde, "icranın geri bırakılmasına" karar verileceği- Hacizlerin, icranın geri bırakılması kararı ile değil, bu kararın kesinleşmesi ile kalkacağı-
Takip dayanağı çekin keşide tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK'nun 708. maddesi gereğince, çekin yasal süresinde ödenmek üzere muhataba ibrazının zorunlu olduğu, takip dayanağı çekin arka yüzünde muhatap bankaya ibraz edildiğine dair ibraz şerhi bulunmadığından belgenin kambiyo senedi vasfı taşımadığı, çekin adi senet hükmünde olup, adi senet hükmünde bulunduğundan bu belge, 6098 Sayılı TBK'nun 146. maddesinde (mülga 818 sayılı BK'nun 125. maddesi) düzenlenen on yıllık zamanaşımına tâbi olduğu, takibe dayanak belge yönünden on yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği-
İcranın geri bırakılmasına karar verilmiş olmasının, bu yönde bir talep bulunmaksızın icra takip dosyasında mevcut hacizlerin kendiliğinden kalkmış olması sonucunu doğurmayacağı-