“Malik sıfatıyla yedinde bulundurma” koşulunun gerçekleşmesi ha- linde, vergi kayıtlarının içeriğinin davacı lehine verilecek tescil kara-rını etkilemeyeceği-
Zilyedliğin başlangıç tarihinde doğmamış olan tanıkların beyanla- rına dayanılarak tescil kararı verilemeyeceği-
Rum’lardan kalan taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap edilemeyecekleri-
Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerler ile, kanunlar uyarınca devlete kalan taşınmazların tapuda kayıtlı olsun olmasın ka-zandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisap edilemeyeceği-
MK. 713/V’de öngörülen sürenin “hak düşürücü süre” olmadığı-
3533 sayılı kanun uyarınca, belediye ile Hazine arasındaki uyuşmazlıkta, hakemin -MK.713’e göre- tescil kararı veremeyeceği-
Tapulama sırasında gerekli ilanları Tapulama Müdürlüğünce yapıl-mış olan parsel hakkında açılan zilyedliğe dayalı tescil davasında MK. 713’deki ilanların yapılmasının gerekmeyeceği-
Açılan elatmanın önlenmesi davasına karşı, davalının «otuz beş yıllık zilyetlik süresi»nden söz ederek «davacının tapu kaydının hukuki değerini yitirmiş olduğunu» ileri süremeyeceği, bu hususun ancak zilyed tarafından açılacak tapu iptali ve tescil davasında gözönünde bulundurulabileceği–
Miras bırakanın bir amaca (bir caminin bakım ve onarımına) tahsis ettiği taşınmazların bu amaca uygun olarak mirasçıları tarafından uzun süre kullanılmış olmasının “malik sıfatıyla” zilyedlik sayılmayacağı-
Davacının, “taşınmazı otuz yıldan beri fındık bahçesi olarak kullandığını” ileri sürmesi halinde, fındık ağaçlarının kaç yıllık olduğunun uzman bilirkişi aracılığı ile saptandıktan sonra, gerekli kararın verilmesi gerekeceği-