Dava konusu taşınmazda davalının kullanımında olan plastik seranın 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 5. maddesinde sayılan yapılardan olmadığı ve davalıların imar öncesi kayda dayalı ya da kişisel bir hakka sahip olmadıkları-
Davada yıkım isteği de bulunmakta olup, arzın mütemmim cüz'ü (bütünleyici parçası) oldukları anlaşılan muhdesatların, zeminin mülkiyetine tabi olmaları nedeniyle (TMK 684.mad.) yıkım istekli davalarda, davanın binanın ana nüvesinin üzerinde bulunduğu taşınmazın tüm maliklerine yöneltilmesinin zorunlu olduğu-
Kural olarak eklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkün olup, İİK mad. 83/c uyarınca taşınmaz üzerinde rehin olması halinde taşınmazından ayrı eklentinin haczedilemeyeceği-
İmar parseline el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istekleri-
TMK’nun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil; ikinci kademede ise tazminat istemine ilişkin davada davacının temliken tescil isteminin reddinde hukuka aykırı bir yön bulunmamakla birlikte davacı tarafından yapılan bina kalıcı nitelikte olduğundan, zeminin ayrılmaz parçası haline gelmiş ve Mesken nitelikli kullanıldığı anlaşılan yapı sökülüp götürülebilir yapılardan olmadığından davacının iyiniyetli olmadığı hususu da dikkate alınarak TMK’nun 723. maddesinin 3.fıkrası gereğince yapıların imalinde kullanılan malzemenin en az değeri davacı yararına hüküm altına alınması ile tazminat isteminin değerlendirilmesinin gerekeceği-
Bir şeye malik olan kimsenin o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı, arazi üzerindeki mülkiyetin kullanılmasında yarar olacağı ölçüde üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar bitkiler ve kaynakların da gireceği, bu hükümler karşısında taşınmaz üzerinde bulunan bina ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların mülkiyeti kural olarak arzın mukadderatına tabi olacağı, muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığı düşünülemeyeceğinden aksine bir kanun hükmü bulunmadıkça muhdesatların tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilemeyeceği-
İmar parseline elatmanın önlenmesi, yıkım, eski hale getirme bedeli ve ecrimisil istekleri-
Arazi sahibinin mülkiyet hakkını ileri sürerek tapu kaydına şerh edilen muhdesat hakkında müdahalenin önlenmesi talebinde bulunmasının mümkün olmadığı-
Bütünleyici parçanın arzın paydaşlarına değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermenin mümkün olmadığı-
Bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamayacağı gözetilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-