Muhdesatın tespitine ilişkin davaya konu tespit isteğinde davacıların güncel hukuki yararının (HMK mad. 106/2); satış suretiyle ortaklığın giderilmesi davasına konu olan taşınmazda paydaş olan davacıların taşınmaz üzerinde yakın miras bırakanlarının meydana getirdiğini iddia ettikleri muhdesat nedeniyle, satış parasında payları dışında daha fazla para elde etmek istemeleri olduğu, yani, satış parasından elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazdaki miras payı dışında daha fazla bedel alma imkanı olduğu- Kabulün, kesin hüküm gibi sonuç doğuracağı (HMK mad. 311), Davalıların kabul beyanı geçerli ve bağlayıcı olduğundan, mahkemenin davayı kabul ederek tespit kararı vermesinin isabetli olduğu-
Davacının dava konusu parsel üzerindeki ağaçlar yönünden tespit davası açmasında hukuki yararının bulunmadığı gibi bu hususun tapu kütüğüne şerh verilmesi imkanının da mevcut olmadığı da dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekiği-
Davacının temliken tescil talebinde bulunduğu yeri davalıdan dosya içerisinde bulunan senet ile haricen satın alarak üzerine bina inşa ettiği, davalı tarafından verilen cevap dilekçesi ile yapılan satışı kabul ettiği anlaşıldığından davacının yapı inşa ettiği yerin üzerinde bulunan yerin ifrazının mümkün olup olmadığının araştırılarak ifrazının mümkün olması halinde davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafın yaptığı ileri sürülen binanın zorunlu kullanım alanı belirlenerek bina ve arsa değerinin arasındaki oranın buna göre hesaplanması gerektiği ve zorunlu kullanım alanı dışındaki yerin ifrazının mümkün olmaması halinde kalan kısmın bedeli de belirlenerek bu bedelin taşınmaz malikleri adına depo edilmesi suretiyle tescile karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğunun kabul edildiği-
Kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile davanın açıldığı tarih arasında on yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden davanın reddi gerektiği-
Kamulaştırma işlemine tabi tutulan taşınmaz üzerindeki muhdesatların tespiti istemi-
Temliken tescil isteyen davacı, komşu taşınmaza taşkınlık yapacak bir değişiklik yapılmadığını, asıl davada elatmanın önlenmesini isteyen davacının bu zamana kadar hiçbir itirazı olmadığını, iyiniyetli olduğunu ileri sürmüş ise de elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmediğini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine rağmen bilebilecek durumda olmadığını ispatlayamadığından iyiniyetin varlığı kabul edilemeyeceği ve TMK. mad. 725 'deki temliken tescil koşullarının gerçekleşmediği-
Taşınmazın imar uygulaması ile oluşup oluşmadığı, parsel bazında kaymanın olup olmadığı ve çekişmeli bina ile davanın tarafları arasında bağlantının sağlanması hususlarının verilecek sonuca kaynak oluşturacağı-