İcra mahkemesince alacaklının itirazın kaldırılması istemi sadece takip dayanağı belgenin İ.İ.K.’nun 68/1.maddesinde belirtilen belge niteliğinde olmadığından bahisle işin esası incelenmeksizin reddedildiğinden ve bu nedenle borçlu yararına tazminat verilmesi için aynı maddenin son bendinde öngörülen “talebin esasa ilişkin nedenlerle reddi” koşulu oluşmadığından alacaklının tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
Talep edilen alacak kalemlerinin farklı olduğu ve gayrinakdi alacak yönünden ayrıca davacı yararına maktu vekalet ücretine karar verilmek gerektiği- Nakdi alacak miktarının reddedilen kısım dikkate alınmadan hangi miktar üzerinden hesaplandığı belli olmayacak şekilde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu- 
Davalı tarafın itirazı süresinde olmadığına göre davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İİK.nun 66.maddesi gereği isteyebileceğinden icra mahkemesinde itirazın kaldırılması davası açmasında hukuki yararı bulunmadığı- Takibe konu kira sözleşmesinde TBK.nun 583. maddesinde belirtilen şekil şartına uyulmadığından kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu-
Ticari nitelikteki kredi sözleşmesine dayanılarak genel haciz yoluyla ilamsız takip yapılmasında usulsüzlük bulunmayıp, mahkemece, İİK'nun 68/b maddesi kapsamında işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
6098 sayılı TBK'nun 88. ve 120. maddesi hükümlerinin ticari işlerde uygulanamayacağı- Borçlu, süresi içinde aldığı hesap özetine bir ay içinde itiraz etmezse, bunun gerçeğe aykırılığının ancak borcu ödedikten sonra dava edebileceği (İİK. mad. 68b/2) ve süresinde itiraz edilmemiş hesap özetlerinin İİK.nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden sayıldığı- Borçluya hesap kat ihtarnamesinin noter kanalıyla tebliğ edildiği ve borçlunun (1) aylık süre içinde hesap özetine itiraz etmediği anlaşıldığından, itiraz edilmeyen hesap özetinin, İİK. mad. 68/1 kapsamında yazılı belge niteliğini kazanmış olduğu ve asıl alacak ve faiz oranının bu nedenle kesinleşmiş olduğu- Mahkemece, hesabın kat edildiği tarihten sonrası için bilirkişi incelemesi yaptırılarak borçlunun faize yönelik itirazı değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, TBK'nun 120. maddesi hükmü uyarınca bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya itibar edilmesinin isabetsiz olduğu-
Takibin dayanağı taraflar arasında düzenlenen 25.12.2007 tarihli Tarımsal Üretim Sözleşmesi olup, borçlu tarafından, itiraz dilekçesinde; taraflar arasında varlığı çekişmesiz olan ve iki tarafa borç yükleyen bu sözleşme uyarınca, alacaklının üstlendiği edimi yerine getirmediği ve bu nedenle projenin sona erdiği ileri sürüldüğüne ve borç da kabul edilmediğine göre, iki tarafa edimler yükleyen sözleşme kapsamında alacaklının, alacaklı olup olmadığının ve varsa alacak miktarının ne olduğunun, genel mahkemelerde yapılacak yargılama sonucunda belli olacağı, o halde mahkemece, itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra dairesine itiraz eden borçlunun, zamanaşımı itirazında bulunmasa dahi, İİK'nun 63. maddesi uyarınca, senet metninden anlaşılması nedeniyle itirazın kaldırılması aşamasında zamanaşımı itirazında bulunabileceği-
Genel haciz yoluyla yapılan takipte, İİK.nun 62. maddesine göre yapılan itiraz ile İİK.nun 66. maddesi gereğince takibin duracağı, alacaklının, takibin devamı için, İİK.'nun 68. maddesi kapsamında itirazın kendisine tebliğinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebileceği, bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde, yeniden ilamsız takip yapılamayacağı, itirazın kaldırılması için öngörülen altı aylık sürenin, yasadan kaynaklanan hak düşürücü süre olup, mahkemece re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Borçluya, İİK'nun 68/b maddesi uyarınca gönderilen hesap kat ihtarına bir itirazda bulunulmadığından hesap kat ihtarının kesinleştiği anlaşılmış olup, süresi içinde itiraz edilmeyen hesap kat ihtarının, İİK'nun 68. maddesinde belirtilen belgelerden sayılacağı-
Alacağın miktarı, yani Akdeniz Belediyesi'nden rücu yoluyla talep edilecek miktarın genel mahkemelerde belirlenebileceği, bu nedenle itirazın kaldırılması talebinin reddi gerekeceği-