Tebligatın usulsüzlüğü yönündeki şikayeti inceleyen ve yerinde bulan mahkemenin ayrıca borçlunun icra dairesindeki itirazlarının yerinde olup olmadığını değerlendiremeyeceği, bunun “itirazın kaldırılması” aşamasında tartışılacağı-
İcra mahkemesinin kat malikleri kurulu kararının geçerliliğini tartışılmayacağı, bu karar genel mahkemelerce iptal edilmediği sürece geçerli sayılacağı-
Alacaklının “itirazın kaldırılması” isteminin kabulü halinde ve ayrıca alacaklının da talebinin bulunması durumunda, mahkemece işin esasına girilerek karar verilmiş olması halinde, alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Ödeme emrine itiraz ettikten sonra dosya borcunu icra dosyasına ödemiş olan borçlunun yaptığı itirazdan açıkça feragat etmediği sürece, borcun icra dosyasına ödenmiş olmasının, icra mahkemesince alacaklının “itirazın kaldırılması” talebinin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
Ara karar ile hükmedilen iştirak nafakasına dayalı olarak yapılan genel haciz yolu ile takiple istenen borcun bir kısmına borçlu tarafından “müşterek çocuğa 11 ay süre ile bakıldığı ve çocuğun tüm ihtiyaçlarının karşılandığı” belirtilerek itiraz edilmesi ve alacaklının icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemesi üzerine icra mahkemesince borçlunun göstereceği tanıklar da dinlenerek yapılacak inceleme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra icra dairesine başvurarak faize itiraz etmiş olan borçlunun bu itirazı geçersiz olduğundan, alacaklının icra mahkemesine başvurup “itirazın kaldırılması” isteminde bulunmasının gereksiz bir başvuru sayılacağı, bu nedenle de mahkemece “itirazın kaldırılması isteminin reddine” karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının takip dayanağı yaptığı belgenin İİK. nun 68/I maddesinde öngörülen belgelerden olmamasına rağmen, borçlunun borç ilişkisini kabul edip, “borcun ödendiğini” icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde ileri sürmesi halinde itirazın kaldırılması aşamasında alacaklının artık İİK. nun 68/I maddesinde belirtilen bir belgeye dayanmış olup olmadığının önem taşımayacağı, “borcu ödediğini” İİK. nun 68/I maddesindeki nitelikteki belgelerlerle ispatlayamayan borçlunun itirazının kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Muhatap bankaya ibraz edilmediği için havale hükmünde olan çeke dayanılarak genel haciz yoluyla takip yapılıp borçlunun itirazı üzerine icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasının istenemeyeceği—
Borçlunun “emniyeti suiistimal suçundan mahkum edildiğini gösteren … Asliye Ceza Mahkemesinin ilamının ve borçlunun sanık sıfatıyla bu mahkemede verdiği ifadesi” nin İİK. nun, 68/I maddesinde yazılı, “kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren belge” sayılmayacağı-