Faturalar, davacı 3. kişinin ve borçlunun tutması zorunlu ticari defterlerindeki kayıtlar esas alınmak, davacı 3. kişi ve borçluyla ilgili ticaret sicil kayıtları ve ödemeler dahil konuyla ilgili tüm banka kayıtları da getirtilmek suretiyle, bilirkişi heyetine inceleme yaptırılarak, haczedilen makinaların davacının dayandığı faturada belirtilen makine olup olmadığı, bu faturanın davacının ticari defterlerine işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulune uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının yapılan ödemeler, ticaret sicil, vergi ve banka kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması gerektiği-
Başkasına devredilen bir malın mülkiyetinin saklı tutulması kaydının, ancak resmî şekilde yapılacak sözleşmenin devralanın yerleşim yeri noterliğinde özel siciline kaydedilmesiyle geçerli olacağı-
Usulüne uygun biçimde davacı tarafa borçlunun davaya dahil edilmesi hususunda kesin süre verilmesi ve bu süre sonunda kesin süreye konu işlemin yerine getirilmemesinin hukuki neticesinin ihtar edilmesi gerektiği-
Mahkemece, davacı vekilinin dava dilekçesinde delil olarak ileri sürdüğü faturalar, davacı üçüncü kişinin tutması zorunlu ticari defterler, borçluların işletme defterlerindeki kayıtlar esas alınmak, davacı 3. kişi borçlularla ilgili ticaret sicil ve esnaf odası kayıtları, anılan taraflara ait Vergi Dairesi kayıtları da getirtilmek suretiyle, makine mühendisi, mali müşavir bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine inceleme yaptırılarak haczedilen makinaların, davacının dayandığı faturada belirtilen makineler olup olmadığı, bu faturanın davacının ticari defterlerine işlenip işlenmediği, işlenmişse bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması, ve bundan sonra uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Haciz, ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste, borçlunun huzurunda, borçlunun yaşadığı evin avlusunda yapıldığından,. İİK. mad. 97/a uyarınca, mülkiyet karinesinin, borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğu- Davacı 3. kişi, mülkiyet karinesinin aksini güçlü ve inandırıcı delillerle ispatlayamadığından davanın reddi gerektiği- 
Davalı borçlu tarafından sanayi sitesi içerisindeki iş yerlerine ilişkin düzenlenen iş yeri teslim tutanakları ve enerji satışını içeren taahhütnameler de dikkate alınarak, hakediş raporları, banka ödeme kayıtları, borçlunun trafoyu satın aldığı şirketlerin ticari defterleri de incelenmek suretiyle (açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılmış olması göz önünde bulundurularak) çok yönlü bir araştırma yapılması sonucunda karar verilmesi gerektiği-
Davacı 3. kişi şirketin ticari defterlerinin ve sunulması durumunda davalı alacaklının ticari defterlerinin ve varsa sunacağı faturaların aralarında mali müşavir ve makine mühendisi bulunan bir bilirkişi heyetine incelettirilerek, takip konusu borcun takip borçluları olarak gözüken ...'ın şahsi borcu mu, yoksa davacı 3. kişiye ait bir borç mu (eş anlatımla borcun şirketin borcu mu) olduğunun belirlenmesi, bu araştırmalar sonucu elde edilecek bilgi ve belgelerin dosyada bulunan diğer deliller ile birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenememiş olacağından, borçlunun davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı üçüncü kişiye süre ve imkan verilerek taraf teşkilinin sağlanması gerektiği-
Şikayetçi 3. kişinin icra müdürlüğüne başvurusunun alacaklıya ödenen paranın kendisine ait olduğu iddiasına dayalı olup İİK'nun 96. maddesi kapsamında istihkak iddiası niteliğinde olduğu, bu iddiasını ancak İİK'nun 96. ve bunu izleyen maddelerde düzenlenen istihkak prosedürü kapsamında ileri sürmesi mümkün olup, İİK'nun 16. maddesi uyarınca şikayet yoluyla paranın kendisine ödenmesini isteyemeyeceği, bu nedenle icra müdürlüğünce şikayetçinin talebi üzerine İİK. nun 96 vd. maddelerine göre istihkak prosedürünün uygulanması gerekirken, bunun yapılmamış olmasının yasaya aykırı olduğu-
Takibe konu senetteki takip talebindeki adres ile, bizzat borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin haciz adresi olduğu davacı 3. kişi tarafından sunulan vergi levhasındaki adresin haciz adresinden başka bir adres olması nedeniyle, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, bu yasal karinenin aksinin davacı 3. kişi tarafından, kesin ve inandırıcı delillerle ispat edilmesi gerektiği her ne kadar davacı 3. kişi tarafından, mahcuz mallara ilişkin faturalar sunulmuş ise de; bu faturaların borcun doğumundan sonraki bir tarihe karşılık geldiği gibi, içeriği dikkate alındığında da ayırt edici unsurların belirtilmediği anlaşılmakla; yasal karinenin aksinin, davacı 3. kişi tarafından kesin ve inandırıcı delillerle ispat edilememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-