Mahkemece; davalı sorumluluğunun başlangıç noktasının, zorunlu deprem sigortası teminat limitinin üzerinde kalan deprem zararı olduğu da dikkate alınmak suretiyle, davacıya ait işyeri için deprem tarihinde geçerli olan zorunlu deprem sigortası teminat limitinin tespiti konusunda gerekli araştırmanın yapılması; daha sonra, sigortalı işyeri binasının deprem tarihindeki serbest piyasa rayiçlerine göre yeniden yapım maliyetinin ne kadar olacağı hususunda, konusunda uzman başka bir inşaat mühendisi bilirkişiden rapor alınması; saptanacak hasar bedelinin, DASK teminat limitinin altında kalması halinde davalıya husumet düşmeyeceği ve DASK limitini aşan zarar tespiti halinde ise anılan limiti aşan zarar kısmından poliçedeki müşterek sigorta ve muafiyet hükümleri dahilinde belirlenecek bedelden davalının sorumlu tutulabileceği gözetilerek hüküm tesisi gerekeceği-
Davalı, davacının ödediği miktardan değil, zarar nedeni ile ortaya çıkan gerçek zarardan kusurları oranında sorumlu olduklarından, mahkemece yapılacak işin, zarar görenin uğradığı gerçek zarar miktarının belirlenmesi yönünden zarar gördüğü iddia edilen cihaz, emtia, bina ve demirbaşlara ilişkin, konusunda uzman bilirkişilerden meydana gelen yangın hasarı nedeni ile zarar kalemlerinin belirlenmesi, zararın niteliğine göre ilgili uzman bilirkişiden bu konuda ayrıntılı ve denetime elverişli rapor alınarak davalının sorumluluğuna karar vermekten ibaret olduğu-
Belgeli tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığı değerlendirildiğinde hesaba dahil edilen özel hastane farkı bedelinin ne olduğu anlaşılamamakla, hangi masraf için hangi miktarda harcama yapılabileceği de tek tek gösterilmediğinden bu haliyle raporun denetime elverişli olmadığı, yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin eksik inceleme mahiyetinde olduğu, açıklanan nedenlerle mahkemece; aynı bilirkişiden belgesiz tedavi giderleri konusunda dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmanın niteliği ve yapılan tedaviler göz önüne alınarak bu tür yaralanmalarda yapılacak olan belgesiz tedavi giderleri hakkında denetime elverişli, ayrıntılı, gerekçeli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Dava konusu maddi ve manevi tazminata ilişkin inceleme ve değerlendirmenin gerek 6100 sayılı HMK’nın 266. maddesi ve gerekse 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu'nun 3. maddesi uyarınca, bozma kararında gösterildiği şekilde bilirkişi eliyle yapılmasının mümkün olmadığı, hâkimin bu incelemeyi bizzat kendisi yapmak zorunda ve bunu yapabilecek yegâne kişi konumunda olduğu-
Kasten yaralama nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemi- Davalının, davacıya sopa ile vurmak suretiyle parmağında kırık oluşturacak şekilde yaraladığı, yaralanmaya ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu ve Devlet Hastanesinin raporlar düzenlendiği anlaşıldığından, davacının yaralanmasına bağlı iyileşme süresi ile ilgili kesin adli rapor alınıp geçici iş göremezlik zarar kapsamı bilirkişi marifetiyle belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, maddi tazminat talebinin tümden reddinin hatalı olduğu-
Mahkemece işyerinde hırsızlık sebebi ile işyerinde mevcut emtialarda meydana gelen gerçek zararın tespiti hususunda hiçbir inceleme yapılmadan, alanında uzman bilirkişilerden hiç rapor aldırılmadan, davalı sigorta tarafından yaptırılan ekspertiz inceleme raporuna göre talebin kısmen kabulüne karar verildiği, eksik inceleme ile karar verilemeyeceği, bu durumda, davacının gerçek zararı hususunda alanında uzman serbest mali müşavir ve iş yerinin faaliyet alanı olan gıda konusunda uzman bilirkişilerden, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-