Eşler arasında boşanma davasının açıldığı tarihte mal rejiminin sona erdiği (TMK.nun 225/son)-Taraflar arasında 17.01.1996 olan evlilik tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı rejimi (TMK. m. 170.) bir yıl içinde başka mal rejimini seçmediklerinden, 01.11.2004 boşanma dava tarihine kadar ise edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu (4722 sayılı K. md. 10/1,4721 sayılı TMK md. 202/1.) - Eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması ve TMK'nun 227. maddesi hükümleri uyarınca; eşlerden biri, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında değer artış payı alacağının belirlenmesi gerekeceği-
Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında evlenme tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM'nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise, yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olması gerekeceği-
743 sayılı TKM’nin 170. maddesi gereğince taraflar arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mal varlığına ilişkin katkı payı talebinde bulunabilmek için somut olayda para ya da parayla ölçülebilen maddi bir katkının olduğunun kanıtlanması gerekeceği-
Mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak isteğinin, 4787 sayılı Aile Mahkemeleri'nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesinde yazılı; 4721 sayılı TMK'nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK'nun 118-395) maddelerinden kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesi'nde (veya Aile Mahkemesi sıfatı ile) bakılacağına ilişkin olan düzenleme nedeniyle Aile Mahkemesi’nde görülmesi gerekeceği-
Katılma alacağı istekli davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekeceği- Davalı adına herhangi bir tarihte kayıtlı araç olup olmadığının, kayıtlıysa alış ve satış tarihlerinin tespit edilmesi, araçların halen mevcut maliklerinden önce davalı adına kaydının tespiti halinde edinme tarihi dikkate alınarak TMK'. mad. 202 vd. uyarınca davacının katılma alacağı olup olmadığı hususunda bir değerlendirme yapılması gerektiği-
Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesine ilişkin davalara aile mahkemesinde bakılacağı, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde ise asliye hukuk mahkemelerinin davayı "aile mahkemesi sıfatı" ile görüp karara bağlaması gerekeceği- Mirasçılık sıfatının ancak murisin ölümü ile kazanılacağı-
Davalı vekili davacı üzerinde kayıtlı olan ve evlilik birliği içerisinde alınan araç üzerinde vekil edenin tasfiye alacağı bulunması nedeniyle TMK'nun 236. maddesi uyarınca takas edilmesini istemiş olup, davalı vekili, tarafından savunma olarak getirilmesi ve külli tasfiyenin söz konusu olması, TMK'nun 236/1-son cümlesine göre takas def'i emir niteliğinde olup, istekle bağlılık ilkesi ile harçsız dava açılamaz kuralına takılmadan isteğin (takas defi'nin) değerlendirilmesi gerektiği görüşünün Dairece benimsenmesi sebebiyle davalı lehine katılma alacağı doğup doğmayacağının tespit edilerek hesaplamada gözetilmesi, takas ve mahsubun değerlendirilmesi, (TMK. m. 236/1 son cümle), gerekeceği-
Edinilmiş mallara katılma rejimi (katılma alacağı) bakımından TMK'nun 5. maddesi yoluyla 6098 sayılı TBK'nun 146. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren zamanaşımının işlemeye başlayacağı-
Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş malların tasfiyeye tabi tutulacağı- Mal rejiminin sona erdiren ölüm sırasında sigortacı tarafından ödenen sigorta bedeli mevcut olmadığından, edinilmiş mal olarak kabulü ve mal rejiminin tasfiyesinde hesaplamaya dahil edilemeyeceği- Banka kredisi ile edinilen taşınmazın edinme değeri ve kredi borcunun mal rejiminin sona erdiği tarihten önce ödenmiş olup bedel karşılaştırıldığında, demenin toplam edinme değerine oranı % 4,25 olup, bu halde bu oran ile dava konusu taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değerinin çarpımı ile elde edilecek miktarın yarısına katılma alacağı olarak karar vermek gerekeceği-
Edinilmiş mallara katılma alacağı davalarında da TMK'nun 5. maddesi yoluyla 6098 sayılı TBK'nun 146. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekeceği; başlangıç tarihi olan boşanma davasının açıldığı tarihte mal rejimi eşler arasında sona ermiş olsa bile zamanaşımı işlemeyeceğinden (duracağından) ve boşanma kararının kesinleştiği tarihe kadar da bu durma devam edeceğinden ancak boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren TBK'nun 146. maddesinde öngörülen zamanaşımı işlemeye başlayacağı-