Mahkemece, itirazın alacaklı tarafa tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süresinde itirazın iptali veya itirazın kaldırılmasının istenip istenmediğini, ihtiyati haczin hükümsüz kalıp kalmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
İhtiyati hacze binaen yapılan işlemlerin icra takip işlemi olmadığının kabulünün gerekeceğini, dolayısıyla, tahsil harcının ancak icra takibi sırasında, takip dosyasına münhasıran yapılan ödemelerden kesilen bir harç olup, takip kesinleşmediği müddetçe ihtiyati haciz, icrai hacze dönüşmeyeceği ve ihtiyati haciz icra takip işlemi sayılamayacağından, ihtiyati haciz kapsamında haczedilen paraların iadesi nedeniyle tahsil harcının kesilmesinin mümkün olmadığı
İİK. mad. 258/I uyarınca, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin “alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması”nın yeterli olduğu- Maddi hukuka göre kimin haklı kimin haksız olduğunun İİK. mad. 264 çerçevesinde yapılacak incelemede ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davası sırasında değerlendirilebileceği- Kural olarak her borcun doğduğu anda muaccel olduğu- Banka tarafından hesabın kat’ına dair ihtarnameler keşide edilerek borçlunun sözleşmede belirtilen iş adresine gönderilmiş ve ancak borçluya tebliğ edilememişse de, alacağın muaccel hale gelebilmesi için hesabın kat edilmesi yeterli olup, ayrıca ihtarın tebliğine gerek olmadığı-
Dava açılmadan veya icra takibine başlamadan evvel ihtiyati haciz yapmış olan alacaklının, haciz gıyabında yapılmışsa haciz zabıt varakasının kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde haciz veya iflas takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecbur olduğu, yasada öngörülen tebliğ şartı gerçekleşmediğinden ve alacaklının takip dosyasında sonradan işlem yapması kanunda yazılı olduğu üzere tebliğ şartını kaldırmadığından, alacaklının başlatmış olduğu icra takibinin yasal sürede olduğunun kabulünün zorunlu olduğu-
İİK. 264. maddesinde öngörülen merasime uyulduğu sürece ihtiyati haciz geçerliliğini sürdüreceği, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesinin ihtiyati hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağı-
Haczedilmiş paranın temlikinin haciz alacaklısının karşı ileri sürülmesinin mümkün olmayacağı- Henüz kesin haciz isteme yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin, kambiyo senedine dayalı takipteki 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca 10 günlük ödeme süresinin dolması ile kesinleşeceği- Alacağın temliki ile alacaklının para üzerindeki tasarruf yetkisi sona ereceği- Vergi Dairesinin haciz bildirimi tarihine göre, 6183 sayılı Kanun mad. 21/1 uyarınca bu haczin, ilk hacze iştirak edeceği- Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, gerekçede yeni sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirlemesi, diğer bir anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, cetvelin hukuka uygun olmayan kısımlarını göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK m. 17) gerektiğinden, hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekeceği-
İflasın ertelenmesi kararının, borçlu hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil etmediği; iflasın ertelenmesi kararı verilen borçlu hakkında verilmiş olan ihtiyati haciz kararının infaz edilebileceği ancak haczedilenlerin muhafaza altına alınamayacağı; ihtiyati haciz kararının, icrai hacze dönüşmesi prosedüründe (İİK. 264) belirtilen sürelerin, iflasın ertelenmesi kararı sonuna kadar işlemeyeceği - Kambiyo senedine dayalı alacak için ipotek verilmiş olsa dahi mahkemece ihtiyati haciz kararı verilebileceği-
İİK.’nın 264/2. maddesi gereğince itirazın alacaklı tarafa tebliğinden itibaren yasal süresinde itirazın iptali veya itirazın kaldırılmasının istenip istenmediği, ihtiyati haczin hükümsüz kalıp kalmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın rehinle temin edilmemiş olması ve muaccel olması yeterli olup, alacağın dayanağı olan belgenin kambiyo senedi vasfında olma zorunluluğu da bulunmadığı, diğer yandan para alacağına ilişkin ilamların, İİK'nın 38. maddesi gereğince kesinleşmeksizin hüküm doğurabilecek nitelikte ilamlar olduğu, davacının alacağının İİK'nın 257. ve 264. maddeleri kapsamında takibe geçildiğinden ve menfi tespit davası reddedildiğinden muaccel bir alacak olduğu ve rehinle de temin edilmediği, yasanın aradığı ihtiyati haciz koşullarının mevcut olduğu-
Borçlunun takibe itirazının, alacaklı vekiline tebliğ edildiği tarihinden itibaren itirazın iptali davasını açmak için gereken yedi günlük hak düşürücü sürenin işlemeye başlayacağı, alacaklı vekili söz konusu yasal süre içinde asliye hukuk mahkemesinde itirazın iptali davası açmış olduğundan ihtiyati haciz işleminin geçerliliğini sürdüreceği-