TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkisinin Kaynakları > - Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri > - A. Sorumluluk > - IV. Özel durumlar > - 1. Ölüm ve bedensel zarar > Madde 54 - b. Bedensel zarar
Davacının maluliyet oranının tespiti için, Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı bölümlerinden olay tarihinde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine uygun biçim de, davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Somut olayda; motosiklet sürücüsü olan davacının davaya konu trafik kazası nedeniyle kafa travması sonucu oluşan amnezi, epilepsi nedeniyle malul kaldığı sabittir. Buna göre; motosiklet sürücüsü olan davacının meydana gelen trafik kazasında koruyucu başlık (kask) takmaması nedeniyle zararın artmasında katkısının bulunduğu gözetilerek TBK’nın 52 nci maddesi gereğince Dairemizin yerleşik uygulamasına göre %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle davalının sorumlu olduğu tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği-
Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesinin gerekli olduğu; belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği-
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde feragat konusunda özel yetkisinin bulunduğu, davalı sigorta şirketi vekili de; sulh olduklarına, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığına ilişkin beyanda bulunduğu, davacı vekilinin feragat dilekçesinde maddi ve manevi tazminat ayrımı yapmaksızın ''davadan feragat ediyoruz'','' ''Dosyanın feragat nedeniyle kapatılmasını sayın mahkemenizde talep ederiz'' şeklindeki beyanlar birlikte değerlendirildiğinde, feragatin bütün taleplere ilişkin olduğu, davacının feragat beyanının sulhe dayalı olduğu, hakkın özünden bir feragat olmayıp, davacı taraf alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için feragat edildiği ve esasen davanın konusuz kaldığı, davanın açılmasına davalı tarafın sebebiyet verdiği ancak davacı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığı gözetilerek, yapılan giderlerin taraflar üzerlerinde bırakılmasına, müktesep haklar gözetilerek arabuluculuk ücretinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verileceği-
Tazminat talebine dair hak kaybına uğramaması için, davalının ise sorumluluğu ile bu sorumluluğun derecesinin belirlenmesi bakımından, sigortalı araç sürücüsünün kusur tespitinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde yapılması gerektiği-
Esastan reddedilen ve kesinleşen Uyuşmazlık Hakem Heyetinin kararına rağmen dava açılması halinde davanın kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlığın; sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın, davacı yayaya 17.02.2018 tarihinde çarpması sonucu davacının yaralanması nedeniyle uğradığı zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin olduğu-
Davalı sigorta şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMMS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yayanın uğradığı sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ve tedavi gideri talebi-