Daha önce borçlulara “ödeme emri” göndermiş olan alacaklının, bu borçlulara yeniden “ödeme emri” göndermesi halinde, borçlulara ikinci kez itiraz hakkı tanımış olacağı-
İcra müdürünün alacaklının istemi üzerine istenen yere (istenen mal ya da para üzerine) haciz koymak zorunda olduğu, haczedilmek istenen şeyin/paranın “haczedilemez nitelikte olup olmadığı”na karar vermek yetkisinin, şikayet üzerine icra mahkemesine ait olduğu, bu konuda icra müdürünün bir takdir yetkisinin olmadığı (Not: Bu içtihatlar 6352 sayılı Kanunla İİK'nun 82. maddesine eklenen son fıkra uyarınca geçerliliğini yitirmiştir.)–
İcra müdürünün yapılacak şikayetlerde ‘hasım’ olarak gösterilemeyeceği- Şikayetin niteliğine göre icra mahkemesince ‘duruşma açılmasına’ karar verilmişse, tarafların duruşmaya çağrılarak gelmeseler bile icap eden kararın verilmesi gerekeceği, takipte ‘taraf’ olan alacaklının şikayette de ‘taraf olarak gösterilmesi gerekeceği–
İcra müdürünce alacaklıya veya vekile verilmiş bir mehil bulunmadığından, üstelik alacaklı daha sonra vekile usulüne uygun olarak kendi adına dava açma ve takip yapma hususunda vekaletname vermiş bu vekaletnamede icra dosyasına ibraz edilmiş olduğundan, alacaklı kendi adına başlatılmış olan takibe icazet vermiş olduğundan vekaletnamesiz vekilin yapmış olduğu bütün işlemler ve dolayısı ile başlatmış olduğu takibin geçerli hale geleceği-
Haciz talebi yasal süre içinde yapılmaz veya geri alındıktan sonra bu süre içinde yenilenmezse, takip dosyasının işlemden kaldırılacağı, fakat takibin düşmüş olmayacağı; alacaklının takibi yenilemeden veya takipten açıkça feragat etmeden aynı alacak için borçluya karşı ayrı bir takip yapması halinde borçlunun mükerrerlik iddiasını içeren şikayetinin kabul edilip takibin iptali gerekeceği-