‘İlama aykırılıktan kaynaklanan şikayetin –‘ilama aykırı şekilde icra emri düzenlenmesi’, ‘takip tarihinden önce ilamın bozulmuş olması’, ‘işlemiş faizin ve mahkeme harç ve masraflarının ilam içeriğine uygun olmayarak talep edilmiş olması’, ‘aynı ilama dayalı olarak mükerrer takip yapılmış olması’ vb.- süreye bağlı olmadan her zaman yapılabileceği–
Site yönetiminin genel gider ve yönetimle ilgili olarak açılan alacak davalarında (veya yapılan icra takiplerinde) sitedeki bağımsız bölüm maliklerini yasadan doğan temsil etme yetkisinin bulunduğu–
İİK. nun 82/1 maddesi dışındaki haczedilmezlik şikayetleri 7 günlük hak düşürücü süreye bağlı ise de doğrudan kamu düzenine ilişkin olduğundan –yürürlükten kalkmış olan- 506 s. Kanunun 121. maddesi ve 1479 s. Kanunun 67. maddesine ( ve bu hükümlerin yerini almış olan 5510 s. Kanunun 93. maddesine) dayanılarak ileri sürülen haczedilmezlik şikayetlerinin süreye bağlı olmadan ileri sürülebileceği-
Men’i müdahale ve ecrimisile konu taşınmazda davacıların taşınmaz üzerinde mülkiyet iddiaları olmayıp, kiracılık ilişkilerinin bulunduğunu ileri sürmeleri halinde, taraflar arasında mülkiyet uyuşmazlığı bulunmadığından ve mahkemece taşınmazın aynıyla ilgili bir uyuşmazlık çözümlenmemiş olduğundan, mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşmeden infaz edilebileceği–
Takip konusu ilamdaki isteğin sadece “tenkis talebi”ne dönüşmüş olması halinde, bu ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği–
İcra emrinin içeriğine ilişkin şikayetlerin 7 günlük süreye bağlı olduğu–
Davada haklı çıkmış taraf vekili lehine vekalet ücretine hükmetmek gerekirken, karşılıklı tayin edilecek vekalet ücretinin birbirine eşit olduğundan bahisle, bu konuda karar verilmemesini Avukatlık Kanununun 164/son maddesine aykırı olacağı–
Alacağın temlikinin geçerliliği için yazılı sözleşme gerekli olup özel bir şekil koşuluna gerek bulunmadığı–
İcra emrinin asile tebliğ edilmesinden sonra, borçlu vekilinin yasal süresi içerisinde icra mahkemesine başvurarak ‘tebligatın asile gönderildiğinden bahisle icra emrini iptali istemi yanında, takibin esası ile ilgili itiraz ve şikayetlerini de ileri sürmüş olması halinde’, adı geçenin ‘tebligatın usulsüzlüğü’ nedeniyle iptalini istemekle hukuki yararının kalmamış olacağı–
Kooperatif alacaklılarına karşı sadece kooperatifin sorumlu olacağı ve kooperatif ortağının, kooperatifle olan münasebeti bakımından üçüncü kişi sayılamayacağı işbu sebeple ortağa haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği- Kooperatif ortağına haciz ihbarnamesi gönderilmesi halinde borçlu kooperatifin (süresiz olarak) şikayette hukuki yararının bulunacağı-