Takip konusu ilamda borçlu asiller kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden takiple ilgili tüm tebligatların bu vekile yapılması gerekeceği-
Borçlunun başvurusunun şikayet olup icra dairesine yaptığı itiraz üzerine takibin durmuş olmasının şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
Mahkemece, şikayette yasal hısım olarak bulunması gereken takip alacaklısının vekiline duruşma gününün tebliğ edilmemesinin ve yokluğunda yargılamanın sürdürülmesinin isabetsiz olduğu-
İhtarname kapsamında alacak, itiraz edilmemesi nedeniyle kesinleşse de limiti aşar biçimde takip yapılmasına ipoteğin içeriği nedeniyle olanağın olmadığı, limitin aşıldığına ilişkin şikayetin ise ilama aykırılık şikayeti olup her aşamada ileri sürülebileceği ve mahkeme tarafından incelenerek karara bağlanmasının gerektiği-
Kredi kullanmadığı halde müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalamış olanların kefalet sorumluluğunun 15.05.2007 tarihinde kabul edilip yürürlüğe giren 5661 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kefalet sorumluluğunun sona ereceği, mahkemece bu kanun uyarınca şikayetçi hakkındaki takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Vekil aracılığı ile takip edilen işlerde, geçerli bir vekâletname bulunmasının (temsil yetkisi) ve bunun mahkemeye verilmesinin dava şartı olduğu ve yargı mercilerinin davayı taraflar adına takip eden avukatların vekâletnamelerinin ya da yetki belgelerinin varlığını araştırmak durumunda olduğu, Harçlar Yasası’nda yetki belgesi ibrazından harç alınacağına dair bir hüküm getirilmediği gibi vekâletname ve yetki belgesinde vekâlet pulunun mevcudiyetinin dava şartı olduğuna ilişkin de bir hükmün bulunmadığı-
Hakkında takip yapılan borçlu yönünden usulüne uygun bir icra kefaleti olsa dahi, borçlu yönünden takip kesinleştirilmeden icra kefiline icra emri gönderilemeyeceği-
Takip dayanağı ilamda alacaklılar lehine 62.000 TL alacağa hükmedildiğinden alacaklıların bu miktarın tamamı yerine 13.000 TL asıl alacak için takip yapmasında ilama ve yasaya aykırılığın bulunmadığı-
Takip konusu ilamda, borçlu şirketin adı ….kollektif şirket olarak yazılı olup, şahsi sorumluluktan kurtulmak amacıyla sermaye şirketine dönüştürülmesinin veya tasfiye edilmiş olmasının, ortakları sorumluluktan kurtarmayacağı-
İİK'nun 16/1 maddesi .gereğince şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunlu olup; icra müdürünün, borçluya çıkarılan ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğini tespit yönünde bir takdir yetkisi olmadığı-