Vekalet ehliyeti olmayan M.M’nin şirket adına icra mahkemesinde şikayette bulunma, borca itiraz etme yetkisinin bulunmadığı-
Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılıp, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
İflasın açılmasının, borçlu aleyhinde haciz yoluyla yapılan takiplerle teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durduracağı, iflas kararının kesinleşmesi ile bu takiplerin düşeceği, iflasın tasfiyesi müddetince müflise karşı 1. fıkradaki takiplerden hiçbirinin yapılamayacağı-
Bakım Okulu ve Eğitim Komutanlığı Kantin Başkanlığı’nın gerçek ve tüzel kişiliği olmadığından, pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle geçerli bir takip ve dolayısıyla yasaya uygun bir haczin varlığından söz edilemeyeceği
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olmasının gerekeceği-
Şikayetçinin, mirası reddetmesinden dolayı taşınmazda ayni bir hakkı olmayıp meskeniyet şikayetinde bulunmaya hakkı olmadığından, mahkemece istemin aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddinin gerekeceği-
Mahkemece, TTK’nun 599. maddesi hükmü gereği lehtar borçlunun, “senedin tüketici senedi olarak verilmesi nedeni ile 4077 Sayılı Tüketici’nin Korunması Hakkında Kanun’un 6/A maddesi gereğince nama yazılı düzenlenmesi gerektiği iddiasını” takip alacaklısına karşı ileri süremeyeceği hususu nazara alınarak istemin reddi gerekirken takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçlunun aynı çatı altında oturan annesi imzasına tebliğ edildiği görülmektedir, ancak dosya içinde bulunan İlçe Nüfus Müdürlüğü'nün yerleşim yeri adres belgesine göre, tebligatı alan kişinin adresinin borçlunun adresinden farklı olduğu, borçlu ile aynı konutta oturmadığı anlaşıldığından ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu-