İçerik Akışı

Toplu iş sözleşmesinin kapsam dışı personele uygulanmasının mümkün olduğu-

Davacı aleyhine değişiklik içermekte olan iş yönetmeliğinin davacı işçiyi bağlayıp bağlamadığı hakkındaki somut uyuşmazlıkta- İşyeri uygulamalarının yürürlükte bulunduğu dönemle sınırlı olmak üzere kapsam içi işçilerin işkolunda geçerli toplu iş sözleşmesinde düzenlenen ücret zammı oranlarının kapsam dışı personele uygulanması gerektiği yönündeki sözleşme yönetmelik hükmünün tartışmasız olduğu- İş sözleşmesi ile değişikliğe rıza göstermiş olan davacının yürürlükten kalkmış olan çalışma esaslarından kaynaklı fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacağı talep hakkı bulunmadığının kabul edileceği yönünde karar verildiği- Karşı oyda ise davacının davalı işverenliğe ait işyerinde …. tarihleri arasında çalıştığı, taraflar arasında iş ilişkisi kurulurken aylık ücrete fazla çalışmalar karşılığı hak kazanılan ücretlerin dahil olduğu yönünde bir düzenleme kararlaştırılmadığı; ancak, bu yönde hüküm içeren çalışma yönetmeliğinin iş ilişkisi devam ederken salt davacı tarafından tebellüğ edilmesinin ilgili yönetmelik hükmünde belirtilen amacı sağlamaya yeterli bulunmadığı- Bu kararın temel hak ihlali teşkil edebileceği ve hukuki güvenlik (öngörülebilirlik) ilkesine aykırılık teşkil edebileceğine dikkat çekildiği-

İtirazın iptali davası- 1 yıllık hak düşürücü süre- COVİD 19 salgını nedeniyle sürelerin durması-

İnternet aboneliği ile verilen hizmet bedelinin ödenmemesi sebebiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada bir yıllık hak düşürücü sürenin, borçlu tarafından verilen itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmesiyle başlayacağı- Covid-19 salgını sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla hazırlanan Kanun gereğince hak düşürücü sürenin durduğu gözetilerek değerlendirilme yapılması gerektiği-

İşe davetin samimi olup olmadığı- İşçinin prim talep hakkı- Performans primi tespiti-

İşverenin, her hâlükarda işçinin geçersiz fesih tarihindeki ücretine (asgari ücret oranında) zam yapma zorunluluğu olmadığı- İşçinin prime hak kazanması için işyerinde prim ödemesini gerektiren dönemin sonuna kadar çalışmış olması gerekmezken, işyerinde çalışılan süreyle sınırlı olmak üzere işçinin prim talep hakkı olduğu- Davalı banka tarafından emsal gösterilen çalışanlara ilişkin bordroların sunulmuş olup olmadığı araştırılarak emsal nitelikteki işçilere ödenen performans prim miktarlarının tespit edilmesi gerektiği ve davacıya prim ödemesi yapılmayan dönemler için, davacının fiili çalışma süresi dikkate alınarak, usulüne göre hak kazandığı performans primi alacağı belirlenmesi gerektiği-

Yabancı para alacağı- Kıdem tazminatı alacağından mahsup edilen avansa uygulanan faiz- Vekalet ücreti-

Irak'ta bulunan işyerinde çalışan beton santral operatörünün işçilik alacaklarına ilişkin avans ödemesinin yabancı para cinsinden (USD) olduğu, ödemeye ilişkin yasal faizin; devlet bankalarının o yabancı para (USD) ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı olarak tespit edilmesi gerektiği- İşçinin yabancı para alacağı olduğundan karar tarihinden itibaren gösterge niteliğindeki TCMB USD efektif satış kuruna göre kabul edilen toplam alacak miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT esas alınarak vekâlet ücretine takdir edilmesi gerektiği-

İcra takibinin başlatıldığı gün ödeme yapılması- Alacaklının ödemeden haberdar edildiğinin ispatı- Vekalet ücreti ile takip masraflarından sorumluluk- Kanun yararına bozma-

İcra takibinin başlatılmasından yaklaşık 1 saat sonra, alacaklının banka hesabına borcun ödenmesi halinde alacaklının veya vekilinin haberdar edildiği ispat edilemezse, alacaklının her an banka hesabını kontrol etmesi mümkün olmadığından, alacaklının takipte haklı kabul edileceği ve borçlunun vekalet ücreti ile takip masraflarından sorumlu olacağı- Aksi yöndeki yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulması gerektiği-

İlamsız takibin itiraz üzerine durması- Aynı alacağın ilama bağlanması- Mükerrerlik iddiası-

İlamsız takibin itiraz üzerine durmasından sonra, itirazın kaldırılması ya da iptali talep edilmeden, dava açılarak aynı alacağını ilama bağlanabileceği- Bu durumda ilamlı takip yapılmasına yasal engel bulunmadığı ve mükerrerlik iddiasının dinlenmeyeceği-

Yargılamanın iadesi- Hükümlerden birinin hukuk mahkemesi, diğerinin idari mahkeme tarafından verilmesi-

Yargılamanın iadesi sebebinin uygulanabilmesi için her iki kararın da adli yargıya ait olması gerektiği, hükümlerden biri hukuk mahkemesi, diğeri idari mahkeme tarafından verilmişse, yargılamanın iadesi yoluna değil, hüküm uyuşmazlığının giderilmesi için, uyuşmazlık mahkemesine başvurulması gerektiği- Birbirine ters düşen ve kesin hüküm halini alan iki ilamın varlığı halinde; birinci hüküm lehine olan tarafın kesin hükümden istifade edeceği ve yargılamanın iadesi talebi üzerine, ikinci hükmün iptaline karar verileceği-

Sözleşmenin feshi- Muaccel ancak çekişmeli bir alacağın takas olarak ileri sürülmesi-

Fesih iradesiyle birlikte sözleşme sona erdiğinden, bu sözleşmeye dayalı olarak talep edilebilecek alacak ve borçların da muaccel hale geldiği- Muaccel bir alacağın TBK m. 139/2 uyarınca çekişmeli olsa da takas olarak ileri sürülebileceği-

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi

Olağanüstü Hal Kapsamında Yargı Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi

Kefalet Sözleşmesi-Haksız fesih nedeniyle cezai şartın kefilden istemi-Kâr mahrumiyeti alacaklarının kefilden tahsili-

Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle cezai şart ve kâr mahrumiyeti alacaklarının davalı kefilden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlıkta, gerçek kişilerce kişisel güvence verilmesine ilişkin başka ad altında diğer sözleşmelere de kefaletin şekline, ehliyete, eşin rızasına ilişkin hükümlerin aynen uygulanması gerektiği, sözleşmede her ne kadar davalının imzası mevcut ise de şekil şartının mevcut olmadığı, bu durumda davalının sözleşmenin kefili ya da garanti vereni durumunda olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın reddine karar verilmesi gerektiği-