Kısmi davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olan davacının dilerse ek dava açmak yerine saklı tuttuğu alacak bölümü için o dava içerisinde harcını yatırmak suretiyle ıslah yoluyla talepte bulunabileceği, bilirkişi tarafından taşınmaz üzerindeki davacının katkı payı alacağı usulüne uygun olarak belirlendiği, davacının ek dava ile istediği alacak yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonunda ve davacı aleyhine kesin hüküm oluşturacak şekilde ek davanın reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğu-
Hüküm sadece vekalet ücreti yönünden davalı Hazine vekili tarafından temyiz edildiğine davalı Hazine yargılama oturumlarında kendisini vekille temsil ettirdiğine göre HUMK'nun 423 vd. ve HMK'nun 330. maddesi ile hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7.maddesi hükmü uyarınca davalı Hazine yararına avukatlık ücreti taktir ve tayini gerekirken bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olmasının kanuna aykırı olacağı-
İ. sözleşmesine konu taşınmazın belirlenen tarımsal niteliğinin tarım ve köyişleri bakanlığı il veya ilçe müdürlüğünden sorulup görüşü alındıktan sonra tescilin mümkün olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi, yapılacak araştırmaların sonucuna göre satışa konu payın, arazinin büyüklüğü itibariyle belirlenen tarımsal niteliğine göre satışının mümkün olmadığının anlaşılması halinde tapu iptali ve tescil davasının reddine, aksi halde kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil davasında; tahsise konu yerde uygulanan düzenleme ortaklık payının (DOP) davacıyı da bağlayıcı nitelikte olduğu dikkate alınarak tahsis miktarından bu oranda yapılacak indirimden sonra kalan miktarın paya dönüştürülmek suretiyle davacı adına tesciline karar verilmesi gerekeceği, ancak mahkemece, davacının gecekondusunun bulunduğu, dava konusu taşınmazın tamamının davacı adına tesciline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davadan feragat durumunda bu hususta karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekeceği-
Tapu iptali ve tescil davasında; mahallinde keşif yapılarak davalılar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin edimini yerine getirip getirmediğinin saptanması, inşaatın mevcut durumu ile arsa sahiplerince eserin kabul edilecek seviyede olup olmadığının araştırılması, varsa eksik işler bedelinin depo ettirilerek birlikte ifa kuralı gereğince davacının tescile ilişkin talebinin değerlendirilmesi gerekeceği-
Muvaza iddiasının, HMK'nın 200 ve 201. maddelerinde belirtildiği üzere ancak yazılı delille kanıtlanabileceği, aynı kanunun 203. maddesinde sözü edilen yakın akrabalar arasında yapılmış olsa dahi muvazaanın yazılı delille ispat edilmesi gerektiği ve somut olayda iddiasını yazılı belge ile kanıtlayamayan ispat yükü kendisine düşen tarafın karşı tarafa yemin teklif etme hakkının da olması nedeniyle, mahkemece davacıya yemin teklif etme hakkının hatırlatılması ve buna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Tapu kaydının iptali ve tescili davası sonunda pay ve paydaş durumu değişebileceğinden, tapu iptali ve tescil davasının 6100 sayılı HMK'nın 165/1. maddesi gereğince görülmekte olan ortaklığın giderilmesi davası için bekletici mesele teşkil edeceği-
Tapu iptali ve tescil davasında kayıt malikinin alınacak veraset belgesine göre tüm mirasçıların davaya katılmasının sağlanması gerektiği taraf teşkili sağlanmadan ve davacı tarafa bu konuda herhangi bir süre verilmeden yazılı gerekçeyle davanın usulden reddine karar verilemeyeceği aynı zamanda Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının ya da kanunların geriye yürümezliği ilkesinin istisnalarını kamu düzeni, genel ahlak kuralları ile kazanılmış hak ilkesinin oluşturacağı kazanılmış hakkın söz konusu olduğu durumlarda Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının uygulanamayacağı-