Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun; icra müdürlüğünce İİK'nun 24. maddesi uyarınca tespit edilen araç bedeline ve bu tespite ilişkin ........... tarihide tebliğ edilen bilirkişi raporuna yönelik şikayeti ile ilgili inceleme yapılıp, işbu şikayeti ile ilgili olarak bir karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık ilkesine aykırı davranılarak talepten başka bir şeye, daha önce yargılama konusu yapılarak reddedilen bir talep hakkında hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Talepten fazla ecrimisile karar verilemeyeceği-
Ecrimisil talep ettiği son döneme ilişkin talep aşılarak fazlasına karar verilemeyeceği-
Mahkemece, dava konusu olmayan bu payı da kapsar şekilde (davacı lehine) iptal ve tescil kararı verildiğinin anlaşıldığı, bu şekli ile hükmü temyiz eden (ve esasen ... ... mirasçıları olan) bir kısım davalılar ... ve arkadaşlarının bizatihi murislerinden kendilerine intikal eden (ve dava konusu olmayıp) akabinde devir ettikleri 1/8 paya yönelik temyizde hukuki yararlarının bulunduğu, o halde mahkemece, ... ... ait 1/8 miras payı oranında hissenin dahili davalı şirket uhdesinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken (dava konusu edilmeyen) bu hisse de dahil edilerek dahili davalı şirketin tüm paylarının iptaline yönelik hüküm tesis edilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemece dava dilekçesiyle talep edilmeyen 7786 parsele de müdahalelerinin önlenmesine karar verildiğinin anlaşıldığı, buna göre, davacının talebi aşılmak suretiyle 7786 parsele yönelik elatmanın önlenmesine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Birleşen davada, davacı tarafça davalıların dava konusu taşınmazdaki haksız işgalleri nedeniyle 01.05.2013 – 30.06.2015 arası süreyi kapsamak üzere ve fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 11.800,00 TL ecrimisilin, işgalin başlangıcından itibaren kademeli faiziyle birlikte davalılardan tahsili suretiyle talepte bulunulduğu halde; mahkemece, yalnızca asıl dava hakkında hüküm tesis edilerek anılan birleşen davadaki talep hakkında olumlu ya da olumsuz herhangi bir bir karar verilmemiş olmasının HMK ilkelerine aykırı olup, hükmün bu yönüyle bozulması gerektiği-
Markanın haksız olarak kullanımı- Davanın maddi ve manevi tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olduğu- Maddi ve manevi tazminat istemleri takip talebinde yer almakta olup, manevi tazminat bakımından da itirazın iptaline ilişkin karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde manevi tazminat bakımından dava, alacak davası olarak değerlendirilerek alacağın tahsili hükmü kurulmasının doğru olmadığı-
Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davalılar vekilinin süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesiyle temliken tescil talebinde bulunmasına rağmen, mahkemece bu talep yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde davacılar tarafından açılan üç dava birleştirilerek yargılama yapıldığı, mahkemece, her ne kadar taleple bağlı kalınarak ecrimisile hükmedildiği belirtilmiş ise de, hangi dava dosyasında ne kadar alacağın kabul edildiğinin hükümden anlaşılamadığı, o halde, mahkemece, talep miktarları da dikkate alınarak, her bir dava yönünden hangi alacak kalemi için ne miktar talebin kabul edildiği açıkça yazılarak karar verilmesi gerekirken, açık ve anlaşılır olmayacak şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Hakimin, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, kararında taleplerin her biri hakkında verilen hükmü göstermesi gerektiği, tüm dosya kapsamına göre; davalının karşı dava ile depozitonun kendisine geri ödenmesini talep ettiği belirlenmiş ise de; mahkemece bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması sebebi ile yukarıdaki ilke kapsamında hükmün bozulması gerektiği-