İcra müdürlüğünce yapılan maaş hacizlerinin ve yapılması gereken kesintilerin İİK. mad. 355 uyarınca bildirilmesi üzerine, borçlunun görev yaptığı kurumca düzenlendiği anlaşılan ve maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın "sıra cetveli" niteliğinde olmadığı- Mahkemece sadece muvazaanın tespit ile işlemin iptaline karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, kurum tarafından yapılan sıralamanın sıra cetveli niteliğinde olduğu kabul edilerek hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Emekli olan borçlunun, kredi sözleşmesinde kredi ödemesinin banka hesabından mahsup edileceğini kabul etmesinin; borçlu emeklinin, emekli maaşının haczine ilişkin bir kabulü anlamına gelmeyeceği- Emekli borçlunun, bankanın dava açıldığı tarihten itibaren ödemeyi mahsup etmesine rağmen itiraz etmemesi ancak dava ile birlikte vadesi gelmiş borçlarının iadesi ve hesaptan kesinti yapılmamasını istemesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı
Borçlunun, tüketici kredisine ihtirazi kayıt koymadan kesintiye ilişkin muvafakatın geçerli sayılacağı bu nedenle on beş ay sonra borç ödendikten sonra kredi miktarını geri istemesinin iyi niyetli sayılmayacağı-
İcra müdürlüğünce yapılan maaş hacizlerinin ve yapılması gereken kesintilerin İİK. mad. 355 uyarınca bildirilmesi üzerine, İl Müftülüğü’nce düzenlendiği anlaşılan ve maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın "sıra cetveli" niteliğinde olmadığı- Hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlıysa da, hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulayıp neticeye vardırmakla yükümlü olduğundan, mahkemece, davanın (TBK. mad. 19) muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğunun kabulü ile ispat yükü yönünden genel ilkelere uygun olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği-
Bankanın rehin, hapis ve takas hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı kredi sözleşmesindeki taahhüt kapsamında davacının davalı banka nezdindeki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılmasının haksız şart niteliğinde olmadığı-
Emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılması ve önceki kesintilerin iadesine ilişkin şikayetin, taraf teşkilinin sağlanarak ve şikayetin duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği- İcra dairesinin bağlı olduğu İcra Mahkemesinin şikayeti incelemeye kesin yetkili olduğu-
Şikayet tarihi itibarı ile takip dosyasından, borçlunun emekli maaşına usulünce konulmuş bir haciz olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Şikayete konu takibin dayanak ilamında davalı banka olup, 6772 sayılı Yasası'nın 1. maddesi kapsamında kalan kurumlardan sayılamayacağından, borçlunun bu kanun kapsamında kalan işçilerden olmadığı, icra müdürlüğünce, borçlunun fazla çalışma ücreti alacağının tamamı üzerine haciz konulduğu, borçlu vekilinin haczin kaldırılmasını talep ettiği anlaşıldığından, borçlunun fazla çalışma ücreti alacağının 1/4'ünden fazlasının haczinin mümkün olmadığı-
Nafaka ilamının bozulması üzerine icra takibi İİK mad. 40/1 uyarınca, olduğu yerde duracağından, hacizlerin kaldırılmasına karar verilemez ise de; borçlunun haciz konulan maaşından yapılan kesintinin durdurulmasına karar verilmesi gerektiği-
Takibin kesinleşmesinden önce verilen muvafakat geçerli olmayacağından, mahkemece, verilen muvafakatin geçerli olmaması nedeniyle "emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasına" karar verilmesi gerektiği-