Tahliye taahhütnamesi altındaki taahhüt tarihinin elle yazılmış olmasının, tek başına, ‘bu tarihin sonradan anlaşmaya aykırı olarak düzenlendiğini’ göstermeyeceği-
04.12.1957 T. ve 11/26 sayılı İçt. Bir. K. uyarınca; alacaklının, imzası ikrar olunsa bile, tarihi inkar edilen tahliye taahhüdüne dayanarak “itirazın kaldırılması”nın isteyemeyeceği, uyuşmazlığın halinin yargılamayı gerektireceği-
Kira sözleşmeleri taraflarına şahsi hak sağladığından kiralayan her ne kadar kiralananı haksız şekilde bulunduran kişilere karşı fuzuli işgalleri nedeniyle müdahalelerinin önlenmesini ve tahliyesini isteyebilecekse de, kira alacakları yönünden muhatabı kiracı olduğundan ödenmeyen kira paralarını ancak kiracısından talep edebileceği,Kira parası dışında fuzuli şagilden de haksız işgal tazminatı almasının sebepsiz zenginleşmesine yol açacağı-
Kiralananın adresinin takip talebine hatalı yazılmasının şikayet yolu ile düzeltilebilecek bir konu olduğu-
Davacıların diğer mirasçıların paylarını satın almak suretiyle taşınmazda malik olduklarından bu tarihten itibaren kira bedelinin tamamı için icra takibi yapmalarında ve dava açmalarında bir usulsüzlük bulunmadığı-
Hükmün sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekeceği-
Noterde düzenlenmiş olan tahliye taahhütnamesinin borçlunun kiralananda kiracı olarak bulunduğu sırada verilmiş olması halinde kiracı tarafından sözleşme tarihine itiraz edilmesi halinde bu itirazına icra mahkemesince değer verilmeyip, mahkemece itirazın kaldırılmasına ve tahliyeye karar verilmesi gerekeceği-
Taahhütnamedeki tarihe itiraz edilmesi halinde -04.12.1957 T. 11/26 sayılı İçt. Bir. K. gereğince- bu itirazın, dar yetkili icra mahkemesinde incelenemeyeceği-
Takibe konu kira sözleşmesi ve eki sözleşmeye göre davalı kiracının edimini yerine getirip getirmediği, kira ödeme borcunun doğup doğmadığının tesbiti yönünden uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği-