Dava her ne kadar harici satış sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil olarak açılmış ise de; davalı tarafından temyiz dilekçesinin eki olarak sunulan kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin temlikine dayanan tapu iptali ve tescil, 2. kademede tazminat isteğine ilişkin olduğu- Taşınmazın tamamı davalı adına kayıtlı iken yüklenici davalı ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı, yüklenicinin anılan taşınmazda inşa edilen bağımsız bölümü adi yazılı sözleşme ile sattığı ve zilyetliği devrettiği davacının taşınmazı halen kullandığı, dava konusu bağımsız bölümün kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye isabet ettiği, bağımsız bölümün yüklenici tarafından ...'ye vekaleten resmi satış işlemi ile davalı... devredildiği, davacı tarafın, davalıya yapılan satışın danışıklı olduğunu, kötüniyetle bilerek devraldığını ileri sürdüğü, bozma ilamının lehine olan taraf açısından usulü kazanılmış hak oluşturmayacağı, bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2, 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı gereğince davacı adına tescil koşullarının oluşup oluşmadığı ve kayıt maliki olan davalıının TMK 1023 üncü maddesi gereğince iyiniyetli olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulduğu- Davalılar arasında yapılan satışın krediye kefalet göstermek amacıyla yapıldığı, yapılan satışın danışıklı olduğu kanaatine varıldığı ve davalının TMK 1023 maddesine göre iyiniyetli 3. kişi konumunda olmadığı-
Dava, yanılma (hata) hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir...
Dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir...
Dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir...
Dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir...
Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir...
7. HD. 07.11.2024 T. E: 4054, K: 4979
7. HD. 05.11.2024 T. E: 1364, K: 4903
Evveliyatı itibariyle kadim mera vasfında olduğu anlaşılan dava konusu taşınmazın ihale yoluyla Hazine tarafından davalıya satılması hukuka aykırı olduğundan, mevcut davanın Hazineye husumet yöneltilerek görülmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı- Meranın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle bu yerlerle ilgili açılacak davalarda Hazine de bu davanın sonucundan etkileneceğinden davalı olarak gösterilmesi gerektiği- "Davada mera olduğu iddia edilen taşınmazın dava tarihi itibariyle tapu kaydında malik olarak gözüken kişi ya da kişilere husumet yöneltilmek suretiyle dava açılması gerektiği, davada davalı sıfatının tapu malikine yöneltilmesi ile yetinilmesi gerekirken Hazineye de yöneltilmesinin doğru olmadığı" görüşünün Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Taraflar arasında 10.11.1993 tarihinde yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden davalı yüklenicinin, yaptığı inşaatla ilgili yapı kullanma belgesi alamadığı, ancak 2018 yılında 3194 sayılı Kanun'a eklenen geçici 16 ncı maddeye göre yapı kayıt belgesi aldığı, kat mülkiyetine geçildiği sabit olan olayda “alınan yapı kayıt belgesinin binayı imara uygun hâle getirmeyeceği”, iskân ruhsatı alınamaması hâlinde, sözleşmenin geriye etkili feshedileceği, yapının arsa sahiplerine bırakılacağı, yapı bedelinin yükleniciye ödenmeyeceği, yüklenici adına kayıtlı olan hisse ve bağımsız bölümler ile tapuya güvenerek yükleniciden hisse veya bağımsız bölüm satın alanların hiçbir şekilde iyiniyet iddiaları dinlenmeden adlarına tapuda kayıtlı taşınmazların tapularının iptal edilerek arsa sahipleri adına tescil edileceği-