Aleyhine geçit hakkı kurulan ............ parsel sayılı taşınmazın hissedarlarından davalı ... ... adına çıkarılan dava dilekçesi tebliği adres yetersizliğinden; diğer davalılar adına çıkarılan dava dilekçesi tebligatları ise adresten ayrıldıklarından bahisle tebliğ edilememiş, davalılar dava ve duruşmalara katılamamış olduğundan, mahkemece, davada taraf olarak yer almayan tapu kayıt maliklerine usulüne uygun dava dilekçesi tebliği ile davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekeceği-
Temyiz eden davalı ... mirasçıları ... ve ... vekilinin kendisinin ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin temyiz harç ve giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varıldığından, başka bir deyişle HMK’nın 334/1. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleştiği anlaşılmakla, davalı ... mirasçıları ... ve ... vekilinin adli yardım isteminin kabulüne karar verilmesi gerekeceği- Mahkemece, paydaş ...'nın .......... tarihinde öldüğü anlaşıldığından mirasçılık belgesinin temini ile mirasçılarının tamamının davada yer alması gerekeceği, taraf teşkilinin sağlanmasından sonra işin esasına girilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Alınması lazım gelen harç miktarı gösterilmeden harçlar yasası gereğince dava konusu taşınmazların satış bedelleri üzerinden satış sırasında yürürlükte bulunan oran doğrultusunda harç alınmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Temyiz eden davalı ...'nın adresi dava dilekçesinde yazılan adrese tebligat yapılamadığından ilan yoluyla tebligat yapılarak esas hakkında bir hüküm kurulmuş ise de davacının dava dilekçesinde yazılı adresinde ikamet ettiği anlaşılmakla, çıkarılan tebligatların ve ilanen tebliğin usulsüz olduğu tespit edildiğinden, davalının yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulmasının HMK’nın 27. maddesine aykırı olduğu-
Tebligata ilişkin Kanun ve Yönetmelik hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması gerektiği- Bilinen adrese çıkarılan tebligatın iade edilmesinden sonra adres kayıt sistemindeki adresin araştırılması gerektiği- Direnme kararının tebliğine ilişkin tebligat mazbatasında 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması işleminden hangi komşunun haberdar edildiğinin belirtilmemesinin hatalı olduğu- Yerel mahkemece verilen önceki kararlardan haberdar olmayan davalıların bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurabileceği- Hukuk Genel Kurulunun geri çevirme kararları sonrasında kararı temyiz eden davalılar mirasçılarının ilk karara ilişkin temyiz istemi kabul edilerek, bu çerçevede inceleme yapılması gerektiği- 
Ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkin davalar, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, bu davayı paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açabileceği, HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer almasının zorunlu olduğu, paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği-
Dava konusu taşınmazlarda ortaklığın satış suretiyle giderilmesi, satış bedelinin paydaşlara tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları nispetinde dağıtılmasına karar verilmiş ise de tapu kayıt maliki olan kök murisin mirasçıları oldukları iddiası ile dava dışı kişilerin vekili karar tarihinden sonra ..... Asliye Hukuk Mahkemesinin kararını dosyaya ibraz ederek taraf teşkili sağlanmadan ortaklığın giderilmesine karar verildiğini beyan ettiğinden, mahkemece, davada taraf olmayan paydaş var ise davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
20 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin davada, dava konusu ilgili taşınmazların paydaşlarından ikisinin davada taraf olmadıkları anlaşıldığından adı geçen kayıt maliklerinin sağ ise kendilerinin, ölü ise ibraz ettirilecek mirasçılık belgelerine göre tespit edilecek mirasçılarının davaya dahil edilmeleri, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği, taraf teşkili sağlanmaksızın ve HMK'nun 27. maddesi uyarınca hukuki dinlenme hakkı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği-
Ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkin davada, dava konusu taşınmazların tapu kayıt maliklerinden birinin davada taraf olarak yer almadığı anlaşıldığından, adı geçen mirasçı sağ ise kendisinin, ölü ise ilgililerinden mirasçılık belgeleri alınarak mirasçıları usulüne uygun olarak davaya dahil edildikten sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekeceği-
Her ne kadar davacı üçüncü kişi defterlerinde borçlu şirketin İspanya’dan ithal ettiği, gümrük belgeleri ile sabit olan menkulleri dava dışı şirkete sattığı tespit edilmiş ise de, aynı zamanda dosya kapsamındaki belgelerden davacı şirketin de davalı borçlu şirketten doğrudan mal alımı yaptığının da anlaşıldığı, dava dışı şirket., davacı şirket ve davalı borçlu şirket arasındaki ticari ilişkinin tespit edilebilmesi ve tarafların iddiaları hakkında somut ve açık değerlendirme yapılabilmesi için tarafların tüm delilleri toplanarak davalı borçlunun defterleri de incelenmesi gerekirken sadece üçüncü kişi defterleri üzerinde yapılan inceleme ile hüküm kurulmasının yeterli olmadığı-
Mahkemece, davacının yargılama sırasında kısıtlanması nedeniyle davaya vasisi aracılığıyla devam edip etmeyeceğinin tespiti için vasisi...'a 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebligat yapılarak duruşmaya davet edilmesi; davaya devam edilecek ise 4721 sayılı TMK'nın 462 maddesi gereğince eldeki davanın takibine dair izin ve yetki alması için vasiye uygun bir süre verilmesi ve belirtilen eksiklikler giderildikten sonra işin esası hakkında oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-