Taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat yönünden derdest ortaklığın giderilmesi davası ya da kamulaştırma işlemi bulunmadığı takdirde muhdesatın tespiti davasının görülemeyeceği, dosya kapsamında yapılan incelemede; taraflar arasında ....... Sulh Hukuk Mahkemesinin ............ Esasında kayıtlı ortaklığın giderilmesi davasının mevcut olduğunun, ancak temyize konu davanın yargılaması devam ederken .......... tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinin, anılan kararın henüz kesinleşmediğinin anlaşıldığı, o halde mahkemece, ortaklığın giderilmesi davasında verilen kararın kesinleşmesi eldeki dava yönünden bekletici mesele yapılarak, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Açılan bir tespit davasında hukuki yarar yoksa dava esastan değil, dinlenemeyeceğinden (mesmu olmadığından) dolayı reddedileceği, tespit davasını dinlenemeyeceğinden dolayı reddine dair hükmün, dava konusu hakkında maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayacağı, aynı konuda açılacak ikinci bir dava, kesin hüküm sebebiyle reddedilmeyip, tespitte hukuki yarar görüldüğü takdirde dinlenip esastan karara bağlanacağı- Hakimin davayı aydınlatma ilkesi gereği talep açıklattırılarak, talebin mirasçılığın tespitine ilişkin olduğunun açıklanması halinde dosya kapsamında bulunan nüfus kayıtları ve mirasçılık belgelerinden davacıların mirasçılığı belli olduğundan tespit isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi, aksi takdirde davacının talebinin mirasçılık belgesi verilmesi olması halinde ise murise ait mirasçılık belgesi verilmesi gerektiği-
Kiralık kasa sözleşmesi, ekli imza örneği kartlarından anlaşılacağı üzere banka nezdinde bulunan dava konusu kasanın davacı ile mütevaffa tarafından müşterek olarak kiralandığı anlaşıldığından, mütevaffanın vefatı üzerine tensip zaptı ve bilirkişi raporu ile kasa mevcudu tespit edildiğinden, istihkak iddiası da bulunmadığından davacının tespit isteminde bulunmasında hukuki yararı bulunmadığından talebin reddine karar verilmesi gerektiği-
Menfi tespit davaları sonucunda verilen hükümler esasa yönelik olarak cebri icraya konu edilip infaz edilemeyeceğinden, menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi olmadığı-
Taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğunun kabul edildiği, somut olayda taraflar arasında derdest ortaklığın giderilmesi davası olması sebebi ile davacının hukuki yararının bulunduğu, yargılama aşamasında dinlenen tanık beyanlarından da dava konusu edilen muhdesatlardan deponun davacı tarafından meydana getirildiğinin anlaşıldığı, bu sebeple bir kısım davalılar vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre yerinde olmadığı- Dosya kapsamı incelendiğinde, davacının dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan evin bakımı için yapılan masrafların ve eklentilerinin kendisi tarafından yapıldığını belirterek tespitini talep ettiği, Bölge Adliye Mahkemesince evin bakım ve onarım işleri ve ilave odanın davacı tarafından yaptırıldığı kabulü ile bu muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verildiğinin görüldüğü, yargılama aşamasında dinlenen taraf tanıkları ve mahalli bilirkişilerin anlatımlarından evin davacı ve tarafların murisi tarafından birlikte inşa edildiğinin belirlendiği, o halde, davacı tarafından taşınmaz üzerine daha önce mevcut bir muhdesata yeni bölümler ilave edilmesi, muhdesatın tamamlanması veya mevcut muhdesatın bakım ve onarımının yaptırılması bağımsız bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olmadığından, davacının eve ve ilave odaya yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği- Dosya kapsamında dinlenilen tanıklara ağaçların kim tarafından meydana getirildiği hususu sorulmamış ve bu husus yeterince açıklığa kavuşturulmamış olmasına rağmen Bölge Adliye Mahkemesince ağaçlar yönünden kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı, dava konusu edilen ağaçlara yönelik yeniden tanık beyanına başvurulması gerektiğinden hükmün bu yönü ile de bozulması gerektiği- Terditli talep olan faydalı masraflara yönelik tespit istemi yönünden, davacının bu masraflara yönelik eda nitelikli alacak davası açma hakkı da mevcut iken önceden bu masrafların giderlerinin tespitini dava etmekte hukuki yararının olmadığı-
Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğunun kabul edildiği, somut olaya gelince; her ne kadar yerel sulh hukuk mahkemesinin dosyası ile açılan ortaklığın giderilmesi davası nedeniyle başlangıçta hukuki yararın varlığını söylemek mümkün ise de, söz konusu dosyanın UYAP ortamında yapılan incelemesinde; mahkemece, ........... tarihinde HMK'nin 320/4 fıkra gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın ............... tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından, mahkemece, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekeceği- HMK.'nun 312. maddesi hükmüne göre davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderinden sorumlu olmadığı- Muhdesatın tespiti davalarında, davanın konusu (müddeabih) muhdesat iddiasını kabul etmeyen davalıların paylarına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) olup, buna göre, yargılama sonucunda hüküm altına alman nispi karar ve ilam harcından, aynı şekilde 6100 sayılı HMK’nin 326/2. madddesi uyarınca yargılama giderinden ve davacı yararına takdir edilen vekalet ücretinden davalıların tapudaki hisseleri gözönünde bulundurulmak suretiyle sorumlu tutulmaları gerekeceği-
Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğunun kabul edildiği, muhdesatın tespitine ilişkin davada kabul kararı verilebilmesi için, muhdesatın davacı tarafından, kendi geliri ile kendi nam ve hesabına yaptırıldığı hususlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde ispatı gerekeceği-
Dava konusu yapıların ve ağaçlarının kamulaştırma alanı içiresinde kalıp kalmadığının tespiti amacıyla mahkemece muhdesatların üzerinde bulunduğu taşınmaz hakkında kamulaştırma ile ilgili kayıt ve belgelerle kamulaştırma haritası getirtilip taşınmaz başında uzman bilirkişiler eşliğinde keşif yapılması, fen bilirkişi eliyle kadastro paftası ve kamulaştırma haritası ölçekleri eşitlenerek zemine uygulanması, bu yolla muhdesatların üzerinde bulunduğu taşınmazın gerçekten kamulaştırma alanı içinde kalıp kalmadığının, davacı tarafın tespit davası açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığının belirlenmesi, bu hususları gösterir denetime elverişli rapor alınması, toplanan ve toplanacak tüm delillerin sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekeceği- E. davası açma hakkının bulunduğu hallerde bu davaya öncü olacak bir tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunduğundan söz edilemeyeceği, hukuki yararın dava koşulu olduğu-
Menfi tesbit davalarında dava açılmadan önce arabulucuya başvurmanın dava şartı olmadığı-
İşçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklardan kaynaklanan menfi tespit davalarında, dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığı-